Bakan Tunç: DEM Parti teröre desteğe devam ederse kapatılabilir

Yayın Tarihi: 24 Nisan 2024 Çarşamba 11:40:00

Güncelleme Tarihi: 24 Nisan 2024 Çarşamba 11:40:00

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, DEM Parti'lilere yönelik soruşturmaya ilişkin, "Demokrasilerde şiddete yer olmaz, teröre müsaade edilmez. Milletin sinir uçlarıyla oynarsanız soruşturma ile karşılaşırsınız" dedi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türkiye Yüzyılı'nda Çocuk Hukuku Paneli'nde konuştu.

Bakan Tunç, şunları kaydetti;

Bugün çeşitli yuvarlak masa toplantıları ile devam edecek çocuk hukuku ile ilgili panelimiz. Özellikle çocuk hakları, çocuk yargılamasıyla ilgili önemli mevzuat düzenlemelerini gerçekleştirmiştik. Şimdi bunların uygulamasına yönelik önemli çalışmalar var. Tüm bunların değerlendirileceği, uygulamadaki eksikliklerin ortaya konacağı ve çözüm önerilerinin sunulacağı Türkiye Yüzyılı'nda Çocuk Hukuku Paneli başladı. Çocuk haklarını önemsiyoruz. Çocuk hakları konusunda Türkiye uluslararası sözleşmelere imza atan bir ülke. Mevzuatımızda da çocuğun üstün yararını gözeten gerek ceza mevzuatımızda gerek diğer mevzuatımızda önemli düzenlemeleri son 22 yılda hayata geçirdik.

"ÇOCUK ADALET MERKEZİ UYGULAMASINI BAŞLATTIK"

2010 Anayasa değişikliği ile çocuk hakları anayasamıza girmişti. Çocuklara ve kadınlara yönelik pozitif ayırımcılık düzenlemeleri kapsamında da alt mevzuatlarda önemli yasal düzenlemeleri hayata geçirmiştik. Bunların uygulaması, çocuk yargılaması, çünkü 2005 yılından itibaren çocuk mahkemeleri kuruldu. Çocuk koruma kanunu kapsamında da alınan tedbirler var. Çocukların yetişkinlerden farklı ortamlarda adli süreçlerde bulundurulması gerekiyor. Bu konuda da gerek adli görüşme odaları, gerek suç mağduru çocukların çocuk izlem merkezlerinde ifadelerinin örselenmeden alınmasıyla ilgili uygulamalarımız devam ediyor. Çocuk Adalet Sistemi dediğimiz özellikle çocuklara özgü yargılama yapılacak mekanların yetişkinlerden ayrı olması lazım. Bu konuda da Çocuk Adalet Merkezi dediğimiz uygulamayı başlattık. Erzurum'da Çocuk Adalet Merkezimiz faaliyete geçti. Bursa'da yakın zamanda açılışını gerçekleştirdik. Şimdi Gaziantep'te Çocuk Adalet Merkezi'ni hayata geçiriyoruz. Öncelikle büyükşehirlerimiz başta olmak üzere Çocuk Adalet Merkezleri'ni hayata geçiriyoruz.

DEM PARTİ'LİLERE YÖNELİK SORUŞTURMA

Demokratik hukuk devletinde şiddet olmaz. Demokratik hukuk devleti şiddeti ve şiddeti teşviği suç sayar. Bu gerek uluslararası sözleşmelerde, gerekse kendi anayasamızda mevzuatımızda bu böyledir. Birleşmiş Milletler Medeni ve

Siyasi Haklar Sözleşmesi'nin 19'uncu maddesi şiddette teşviği suç sayar. Yine Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10, 11'inci maddesi şiddete yönelik örgütlenmeyi, şiddete teşviği, teröre teşviği suç sayar. Dolayısıyla bunlar fikir özgürlüğü kapsamında ve örgütlenme özgürlüğü kapsamında olmaz. Yine anayasamızın 26'ıncı maddesi de şiddete teşviği uygun görmez, suç sayar. Demokratik hukuk devletlerinin hiçbirinde teröre müsaade edilmez, şiddete müsaade edilmez. Ülkemizin birlik ve beraberliğini, huzurunu bozmaya çalışan terör örgütlerinin hepsiyle de mücadele etmeye kararlılıkla devam edeceğiz.

"MİLLET SİZE OY VERİRKEN HİZMET ETSİN DİYE OY VERİYOR"

Özellikle 40 yıldan bu yana şehitler verdiğimiz bölücü terör örgütü ile mücadelemizden hiç taviz vermeyeceğiz. Ülkemizin birlik bütünlüğünü korumanın gayretinde olacağız. Demokratik siyaset yaptığını söyleyenler de teröre karşı tavırlarını koymaları gerekir. Geçmişte koymadıkları için haklarında davalar açılan partiler oldu ve kapatılan partiler oldu. Şimdi bundan sonra da diyoruz ki eğer böyle bir hukuki süreçle karşı karşıya kalmak istemiyorsanız terörle aranıza mesafe koyun, terörü reddedin, şiddeti reddedin ve demokratik siyaset yapmak istiyorsanız özgürce siyasetinizi yapın. Çünkü millet size oy verirken hizmet etsin diye oy veriyor, terörü desteklesin diye oy vermiyor. Eğer terörü destekleyen, şiddete teşvik eden açıklamalarda bulunursanız, böyle bir politika içinde olursanız o zaman demokratik hukuk devleti elbette buna müsaade etmez, yetkili makamlar devreye girer.

Bu konudaki kararlılığımız özellikle sonuna kadar düşünce ve ifade özgürlüğü bu konuda hiçbir kısıtlama olmadan herkes eleştirisini yapabilir. Ama onun da bir sınırı vardır, özgürlüğün de bir sınırı vardır. O da ülkemizin bölünmez bütünlüğü, milli birlik ve beraberliğimiz, kişi hak ve özgürlüklerimiz ve yaşam hakkı. Dolayısıyla yaşam hakkının düşmanı olan terörle mücadele bir tek terörist kalmayıncaya kadar devam edecek.

"MİLLETİN SİNİR UÇLARIYLA OYNARSANIZ SORUŞTURMALARLA KARŞI KARIŞA KALIRSINIZ"

Diyarbakır Sur'da gerçekleşen olayla ilgili adli soruşturma hemen başlatılmıştı. Çünkü orada cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ve Sayın cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın resmini indirin şeklindeki ifadeleri kullanırken de devlet büyüklerine nasıl hakaret edildiğini o ifadeleri kabul etmek mümkün değildir. Çirkin ifadeler neticesinde hemen adli soruşturma başlatıldı, gözaltı ve tutuklama işlemleri yargımız tarafından gerçekleştirildi ve soruşturma devam ediyor. Buna benzer olayların tekrar etmemesi lazım. Bayrağı kaldırmak, indirmek bu tür milletimizin özellikle hassas olduğu ülkemizin devletimizin birlik beraberliği ile ilgili konularda milletimizin sinir uçlarıyla oynama noktasında bunu yaparsanız bu hukuksuz uygulamaları gerçekleştirdiğinizde o zaman tabiki adli, idari soruşturmalarla karşı karşıya kalırsınız. Burada herkes milletten aldığı yetkiyi anayasa ve kanunlar çerçevesi içerisinde kullanması gerekir, millete hizmet etmesi gerekir, başka yerlere terör örgütlerine müsaade etmemesi gerekir.

"HİÇ KİMSE BİR BELEDİYEYE KAYYUM ATANMASINI İSTER Mİ"

Belediye seçimlerinde 78 belediye var DEM Parti'nin. Bu 78 belediye eğer terörü destekleyen bir uygulama gerçekleştirirse ne olacak? Anayasamızın 127'nci maddesi, belediyeler kanununun 45'inci maddesini açtığınızda, okuduğunuzda burada yasal mevzuat çerçevesi içerisinde eğer terörü destekliyorsa belediye yönetimi o zaman elbetteki geçmişteki uygulamaları hep beraber gördük. Hiç kimse durup dururken bir partinin kapatılmasını ister mi, istemez, hiç kimse bir belediyeye kayyum atanmasını ister mi, istemez. Ama siz halka hizmet yerine o milletin kaynaklarını o devletin gönderdiği ödenekleri millete hizmet yerine başka yerlere bu millet düşmanlarına aktarma gayreti içinde olursanız ki geçmişte bunun örnekleri oldu ve bu uygulamalar gerçekleşti. Yine bunlar tekrar ederse elbette ki o zaman anayasa ve kanunlar çerçevesi içerisinde o verilen yetkiler kullanılır. O yetkileri kullanmak zorunda kalmamak önemli olan.