0530 708 54 54
0530 708 54 54
01 Ağustos 2016 Pazartesi 00:00:00 - Güncelleme:01 Ağustos 2016 Pazartesi 00:00:00

Asker-sivil meselesi mi? 

15 Temmuz kalkışmasından sonra alınan bir dizi önlem arasında askeri birliklerin şehir dışına çıkarılması, asker-sivil ilişkilerinde reforma gidilmesi, sivil denetimin arttırılması gibi önlemler de var. Bunlar elbette ki gerekli ve yıllardır tartışılan düzenlemelerdir, bu dönemde tam sırası gelmişken ele alınmaları da anlaşılabilir bir durumdur.

15 Temmuz kalkışmasından sonra alınan bir dizi önlem arasında askeri birliklerin şehir dışına çıkarılması, asker-sivil ilişkilerinde reforma gidilmesi, sivil denetimin arttırılması gibi önlemler de var. Bunlar elbette ki gerekli ve yıllardır tartışılan düzenlemelerdir,  bu dönemde tam sırası gelmişken ele alınmaları da anlaşılabilir bir durumdur. Ancak şunu da kaydetmekte yarar var, 15 Temmuz olayı asker-sivil ilişkilerinden kaynaklanan bir gelişme değildir. Darbeciler Türkiye’nin siyasal ve sosyal sisteminde askerin ya da askeri vesayetin arttırılması gibi bir amaç da gütmüyorlardı. Zaten bu kalkışmada önemli olan dış vesayetti. 

Din maskeli grubun girişimi 

Bütün bunlara rağmen alınan bu reform önlemlerinden yola çıkarak kalkışmanın FETÖ’cü niteliğini gizlemek ve yine bildik askeri vesayet eleştirilerine dönmek en hafif deyimiyle aymazlık ve gerçeği örtbas çabasıdır. Açıkça görülmektedir ki, FETÖ’nün TSK generallerinin yarısını etkileyebilecek bir konuma ulaşması din maskeli sivil bir örgütün askeri bir örgütü ele geçirmesinden ibarettir. 

Sivil bir hata 

FETÖ’nün ordu içinde bu darbe girişimini yapabilecek güce ulaşmasının nedeni asker-sivil ilişkilerinde asker lehinde bir dengesizlik bulunması değil tam tersine bu gizli sapkın tarikatın 1984 yılından itibaren Türk sivil siyaseti tarafından korunup kollanmasıdır. 60’lı yıllarda bazı Türk istihbarat örgütleriyle CIA’nın finanse ettiği FETÖ nüveleri, 12 Eylül sonrası kurulan hükümetler tarafından “ABD yanlısı ılımlı İslam” olarak lanse edilmiştir. 1990’lı yıllarda ise Soğuk Savaş’ın bitmesiyle ABD’nin Türk devleti içindeki derin örgütlenmesi artık kontrgerilla, Ergenekon ve benzerleri değil, FETÖ olmuştur. 

Sivil siyaset FETÖ örgütünün devleti ele geçirme stratejisine karşı kısmen istihbarat noksanlığı, kısmen güç yetersizliği nedeniyle gerekli önlemleri alamamıştır. Ayrıca, sivil siyaset gerçek tehdidi iyi analiz edemediği için hayali düşmanlarla çatışmış, masum insanları hapse attırarak ordu içinde köşe başlarını kapanlara karşı uyanık davranmamış, hatta bilmeden FETÖ’ye yardımcı olmuştur. Umarım uygun ortam gelince yapılan hataların ayrıntılı bir muhasebesi yapılır. 

Vesayetin de etkisi var 

Burada hakkaniyet adına şu noktaya dikkat çekmek isterim. Askeri vesayet heveslileri son 20 yıldır sivil siyasete o denli şiddetli hücumlarda bulunmuş, demokratik sistemi o denli yıpratmışlardır ki siyasetçilere FETÖ konusunda inisiyatif alma olanağı bırakmamışlardır. Vesayetçilerin tutumu hükümetlerin FETÖ’nün tasfiyesini sağlayacak bir ortam ve alan yaratmalarını da bir dönem olanaksız kılmıştır. FETÖ, toplumdaki uzlaşabilir çelişkileri sonuna kadar götürerek suni olarak uzlaşmaz hale getirmiş, laik-dindar, Türk-Kürt, Alevi-Sünni kutuplaşmaları yaratmıştır. ABD imparatorluğu yanlısı ve ulus devlet düşmanı liberaller bu kutuplaşma ortamında bir yandan devleti ve orduyu asılsız suçlamalarla felç ederken, diğer taraftan ortakları FETÖ unsurları da eleştirdikleri devlette her yeri ele geçirmişlerdir. 

Sonuçta darbe girişiminin başarısızlığı FETÖ’nün yaptığı bir yanlış hesapla da ilgilidir. FETÖ, kendi görüşüne göre toplumdaki kutuplaşmanın zirvede bulunduğunu saptamış ve o momentumda saldırıya geçmiştir. Siyasi iktidarla çelişkili bütün güçlerin FETÖ darbe girişimi etrafında harekete geçirilebileceği düşünülmüştür. Ama evdeki hesap çarşıya uymamıştır. Türkiye halkının zor zamanlarda kendi içindeki çelişkileri ve görüş farklarını aşabildiğini ne FETÖ ne de arkasındaki güçler anlamıştır.  Ama bu sadece bir zamanlama sorunudur, FETÖ veya benzeri güçlerin tehdidi aslında sosyal plandadır. 

Sapkın tarikat tehdidi 

FETÖ ve benzeri örgütler büyük çoğunluğu Müslüman olan bir toplumun kapitalizmle karşılaştığı bir dönemde yerden pıtrak gibi bitmektedir. İslam inancıyla kapitalizm birbiriyle çeliştiği için birçok Müslüman temel yaklaşımlarından modern yaşama uyma uğruna feragat etmektedir. İtikat sorunu yaşayan milyonlarca insan çareyi kendini dini lider olarak takdim eden bazı kişilere bağlanmakta buluyorlar. Adeta zayıflayan İslami hayat kendisini birilerine kölelik yapmakla telafi ediyor. Daha doğrusu dini bilgisi yetersiz olan insanlar böyle sanıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın, “tabanı ibadet, ortası ticaret, tepesi ihanet” dediği örgütler temelde dini hayatın sadece birilerine bağlılıkla yaşanabileceği düşüncesinden kaynaklanmaktadır. 

İstismar 

İşte burada FETÖ darbesi ve benzeri tehlikelerin asker-sivil ilişkileri düzenlenerek aşılamayacağı gerçeği ortaya çıkıyor. İnsanlar diyanetin, ticaretin, siyasetin iç içe girdiği FETÖ veya benzeri örgütlere itibar ederlerse, bu tür örgütlerin kısa veya uzun, belli bir süre içinde ülkenin kurumlarında tekrar belli bir güç devşirebilir hale gelebilecekleri açıktır. İşte darbelere karşı asıl önlemler bu noktada alınmalıdır. Din istismarı mutlaka önlenmelidir. FETÖ darbesi 40 yıl süren bir çalışma ve dış destek sonucu bu gücü devşirebilmiştir, bir başkası başka bir yöntemle bunu daha çabuk başarabilir. Meselenin püf noktası buradadır, Cumhuriyet, Osmanlı ve Selçuklu tarihinde devletimizin iki düşmanı olmuştur: Bölücülük ve din istismarı. Ülke yönetimi hangi tarzda olursa olsun bu gerçek maalesef değişmiyor. İşte Selçuklu sultanlarına suikast düzenleyen Haşhaşiler ve işte bugünkü FETÖ örgütü. Bu temel gerçekleri dönemsel asker-sivil çekişmesi ile anlayamayız ve asıl meseleyi yani din istismarını ihmal edersek yeni FETÖ’lerin ortaya çıkmasını önleyemeyiz.

 

Etiketler :
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX