Çip

"Bizlere çip takacaklar robot olacağız'' diye son yılların bir geyiği var. Bu geyiği yapanlar ise ne bir şey okurlar ne araştırırlar, hayatı sadece dalga geçerek yaşarlar. İnsanlığın başına binlerce yıldır bir çok gariplik gelmiştir, değişimler yaşanmıştır. Lakin, son yıllardaki teknolojik gelişmeler sayesinde, aklın mantığın alamayacağı yenilikler gerçekleşiyor. Bu yenilikler gerçekleşirken de bizler, yani insanoğlu ayak uydurmaya, anlamaya, idrak etmeye çalışıyoruz. Bazılarını idrak edebiliyor bazılarını ise çok garipseyip, insanoğlu ile nasıl entegre olacağı konusunda, bazı soru işaretleriyle yaşıyoruz. Son yılların moda tabiriyle, "Komplo teorisyeni'' olduk çıktık. Nasıl olmayalım ki, dünyaya nizam verme adı altında, toplumlara iyilik adı altında bir çok kötülüğün yapıldığını yıllar sonra görüp, anlayıp, vay be demişliğimiz, çok sık rastlanır bir durum oldu. Dünyaya sözde nizam verme iddiasında olan muktedirlerin önemsedikleri şeyin, insan hayatı değil de cepleri olduğunu, son yirmi yılda sanırım tamamen idrak ettik. Hala edemeyenlere iki kelam ile bazı şeyleri anlatmaya çalıştığımızda ise komplo teorisyeni yaftasını yiyoruz. Varsın biz yaftalanalım, lakin, az da olsa, bir şeylerin farkına varan bir kişi bile olsa kafidir. Özellikle, sayın Abdurrahman Dilipak'ın yazılarında sıkça dile getirdiği Humonaid ve Neuralink konularına göz atmanızı öneririm. Pandemi hayatımıza girdiği andan itibaren, yani yaklaşık dört yıldır bu konular üzerine bolca yazı yazdı sayın Dilipak ve okumaya başladığınızda bir bilim kurgu film senaryosu gibi gelen konuların bu günlerde gerçekleşiyor olması, inanın, artık idrak sınırlarını zorlar hale geldi. Çoğu kişinin makara malzemesi olan "çip'' meselesi, artık gerçek! Elon Musk'ın şirketi "Neuralink'' müjdesini verdi! Beyin çipi takılan felçli hasta düşünce gücüyle satranç oynadı. Bir dalış kazasında omzundan aşağısı felç olan 29 yaşındaki Noland Arbaugh, dizüstü bilgisayarında satranç oynadı ve Neuralink cihazını kullanarak imleci hareket ettirdi. Neuralink, beyne yerleştirilecek mikroçipler sayesinde felç ve körlük gibi nörolojik rahatsızlıkları tedavi etmeyi ve engelli kişilerin hayat kalitesini artırmayı hedefliyor. Perşembe'nin gelişi Çarşamba'dan bellidir, bağıra bağıra bu teknolojiler geliştiriliyordu, sadece görmek ve duymak isteyenler farkındaydı. Bizim memleketin gündeminde böyle haberler pek değer görmez. Bu gibi haberlere ve gelişmelere değer vermememizin de ceremesini gelecek nesillerimiz çekmez inşallah! Memleketimizde son yıllardaki teknolojik atılımları ve birbirinden değerli zeka fışkıran evlatlarımızı görmezden gelemem, hele de "Teknofest" i...! Ziyaret esnasında hayretle izleyen küçük çocukların zihin dünyalarının ve ufuklarının gelişmesi için, Teknofest'in bulunmaz nimet olduğunun da farkındayım elbette. Lakin, böylesi konuların üzerinde biraz daha düşünülmesi gerektiğini, üniversitelerimizin bu konular üzerine biraz daha eğilip, çeşitli sempozyumlar, münazaralar yapmaları gerektiğini düşünüyorum. Elbette, memleketin bir yerlerinde bu konulara kafa patlatan birileri olduğundan da şüphem yok. Tabii, bu çip meselesinin çok farklı yönleri var. Neuralink şirketinin demecindeki ifadeler, bir çok insan için gerçekten müjdeli bir haber. Çeşitli engelleri olan bireylerin bu haber karşısında ne kadar heyecanlandıklarını tahmin dahi edemiyorum. Olaya masum bir çerçeveden baktığımızda, insanlığa ne kadar faydası olacağı konusunda hemfikir olabiliriz. Haberde de belirtildiği gibi, "felçli bir hasta düşünce gücüyle satranç oynadı'' ifadesi, çığır açan zihin dünyamızı alt üst eden bir ifade olsa gerek. Lakin, felçli bir bireyin bu haberi okuduğundaki tepkisini de merak etmiyor değilim. Zihin gücüyle yapılabilecek ifadesi ürkütücü geldiği gibi, aynı zamanda merak uyandırıcı. Bu yönüyle baktığımızda insanlık için büyük bir atılım ve gelişme. Bu gelişmelerin bir de karanlık tarafları var ki, bunlarla ilgili sayın Dilipak kadar olmasa da bu köşede bazı kelamlar ettim. Ama, daha kapsamlı bir şekilde artıları ve eksilerini araştırmanızı tavsiye ederim. Diyebilirsiniz ki, "Yenilmez araştıracağız da ne olacak? Öyle de böyle de yapmak istedikleri bir şey var ise insanoğluna ve ülkelere bir şekilde güzellikle olmasa da zorla yaptırmıyorlar mı? Artısını eksisini bilsek daha çok koyuyor insana hiç olmazsa bilmeden yaptıralım ki mutlu olalım.". Evet, bu da bir seçenek, bilmeden öğrenmeden mutlu bir şekilde yaşanabilir. Ancak insan, kendisi için olmasa bile evlatlarının geleceği için merak edemeden duramıyor. Dolu dizgin bir hızla, hatta en meraklılarının bile hızından dolayı takip etmekte zorlandığı teknolojik gelişmeler yaşıyoruz. Belki hayatımıza uçan arabalar tam manasıyla giremedi hala, ama görünen o ki, uçan arabalar bile masum kalacak gelecek olan şeyler karşısında. Allah, hakkımızda hayırlısını nasip etsin. Hayırlı Pazarlar...