Asıl cephe!

Geçen yazımın başlığı, ''Pavyon kültürü'' oldu. Bir dizi filmin, daha yayına girmeden yayınlanan fragmanında yer alan bir anlık görüntünün özellikle de sosyal medyada yer alışından bahsetmiştim.

Oysa, yıllardır özellikle dizi, sinema, popüler müzik alanında yapılan ikame rol model çalışmalarını, bu çalışmaların da nesiller, toplum üzerinde meydana getirdiği erozyonları il il, ilçe ilçe, ekran ekran anlatmakla geçti ömrüm!

Hatta, 12 Eylül Darbesi neticesinde ülkemizde kapatılan sinema salonlarını, bu salonların yerine açılan süpermarketlerde satılan zehirli ürünlerin özellikle kız ve erkek çocuklarımız üzerinde yaptığı erozyonları anlattım hep!

Dallas, Flamingo Yolu, Köle bilmem ne derken babanın köpek yapıldığı yerli diziler ve Kainatın Hakimi He Man... gibi nicelerinden de bahsetmişimdir...

Yalvardım!

"Bakınız, çocuklara hitap eden diziler annenin mutfakta, babanın işyerinde olduğu saatlerde oynatılıyor'' diye avazım çıktığı gücümün yettiğince bağırdım hep!

Aslına bakarsanız, bu sadece bizim ülkemizin yaşadığı bir süreç değildi. Batı bu süreci, daha ağır bedeller ödeyerek yaşadı belki de!

Netice?

Üçüncü cinsiyetin artık tartışmadan çıkıp kabullenildiği, dahası tartışılmasının bile suç sayıldığı bir sonucu yaşıyoruz!

Bu savaşta en güçlü silah, sanat dalları ve moda oldu.

Öyle ki, bu savaş hem dünyada hem de ülkemizde dev bir endüstri şeklini aldı.

Lütfen, herkes bulunduğu şehre baksın, o şehirde kaç tiyatro, özellikle de AVM' lerde devasa kaç oyuncak dükkanı var?

Ya, o oyuncak dükkanlarında her biri bir maaşa denk gelen oyuncak fiyatları...!

Alın, bir de buna itibarsızlaştırma silahını ekleyin.

Ağır sanayi diye yırtınan merhum Necmettin Erbakan'nın itibarsızlaştırılması...!

Vatan vatan, illa da vatan diyerek haykıran rahmetli Alparslan Türkeş'in itibarsızlaştırılması...!

Sivas'ta 33 canımızı verdiğimiz ihanet olayında, uzaktan bizzat emir verip, onlarca canın kurtarılmasına vesile olan merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun itibarsızlaştırılması...!

Bunlar, sadece birkaç örnek!

Bitti mi?

Asla, asla bitmedi ve de bitmeyecek!

Dünyada, bir tek Türk kalıncaya, Türk kültürü silininceye kadar da bitmeyecek.

Çünkü, Türk kültürü insanı eşrefi mahlukat sayan bir kültürdür.

Bakar mısınız Allah aşkına, bu ülkeden bir kişi uzaya gitti ve sosyal medyada, bir dizinin fragmanındaki görüntü kadar bile yer almadı!

Hemen itibarsızlaştırma silahı ile olay sıradanlaştırılıp, alay konusu yapılmaya çalışıldı!

Sayın Selçuk Bayraktar'ın vergi rekortmeni olması, bir rol model olması, hemen itibarsızlaştırılmaya çalışıldı!

Oysa, bu ülkede bu mahfiller Manukyan'ın yıllardır vergi rekortmeni olmasına tek bir itirazda bulunmadılar. Üstüne üstlük, itiraz edenleri de gerici yobaz saydılar!

Sizce neden?

Çünkü, yörük çocuğu Alper Gezeravcı' nın özellikle de çocukların rol modeli olması istenmiyor. Alperler kapıcı, Ayşeler hizmetçi olmalı, bu ülkede.

Asıl cephe burasıdır!

Vesselam...