Akif, asıl bugünleri görseydi, kahrolurdu! 

2018 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri sahiplerini bulurken, Mehmed Akif’e de Vefâ Ödülü verildi. Ödülü, Sayın Cumhurbaşkanı’nın elinden Akif’in torunu Selma Ersoy hanımefendi aldı. 

Verilen ödüller arasında, en anlamlısıydı. 

Adı da son derece iyi düşünülmüş, mesaj içeren bir isimdi… 

Vefâ!.. 

Töreni izlerken, Vefâ adını duyunca kendimi tutamadım, gözyaşlarım sel oldu aktı!.. 

Aklıma Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi’nin oğlu İbrahim Sabri Bey’e Mısır’dayken söylediği şu sözleri geldi: 

Yeminim olsun ki, mecalim kalmadı; kendimi toparlayamıyorum. Bu yapılanlar bana çok ağır geldi. Perişanlığımın derecesini size şöyle anlatayım: Secde-i sehivsiz namaz kılamaz oldum. Yahu namazda dalıp, gidiyorum. Zihnim öyle perişan!.. 

Milli Mücadelenin çığlığı, İstiklâl Marşı’nın yazarı olan bu büyük mütefekkir, dava adamı, Allah ve Resulu’nun âşığı, Cumhuriyet’in ilanından sonra hak etmediği bir muameleyle karşılaştı… Vatanını, çoluk-çocuğunu terk etmek mecburiyetinde kalarak Mısır’a gitti... Hakkında yazılan ve söylenenlere cevap dahi vermedi, içine döktü, sessizliğe büründü!.. 

Yeni yönetimin kendisi hakkındaki düşüncelerini yersiz ve haksız bulsa da anlayabiliyordu. Namazlarını secde-i sehivsiz kılamasa da anlıyordu!.. 

Kader deyip, derin düşüncelere dalıp dalıp gidiyordu… Bu nedenle kaçıncı rekatta olduğunu bile karıştırıyordu!.. 

Bütün bunlara rağmen, kendisine neden böyle bir muamelenin reva görüldüğünü anlıyordu!.. 

Kumaşı, Anadolu tezgâhında dokunmayanlar O’nu sevmiyorlardı… Kumaşına düşmandılar Akif’in kumaşına!.. 

Ya bugün hâlâ yaşıyor olsaydı!.. 

Kendisine, aynı kumaştan olan birilerinin saldırdığına şahit olsaydı, acaba ne yapardı!.. 

Hallâc-ı Mansur’un düşman taşlarına karşı kafası-gözü yarılırken ses çıkarmazken, dostun attığı güle ahh!.. ahh!.. edişini hatırlayıp, kahrolmaz mıydı?.. 

Dindar kesimden bazı kesimlerin/grupların Abdülhamid Han maskesi takarak, Akif’e saldırması neyin nesidir son bir-iki yılda!.. 

Sebep ne ola acaba?.. 

Kimse kafasını kuma gömerek düşünmesin!.. Safahat’ı eline alsın, baştan sona bir daha dikkatlice okusun!.. 

Din maskesi altında, hurâfe çukurunda debelenenlere kahrından söyledikleri, bu kesimleri fazlasıyla rahatsız etti, ediyor!.. 

Direkt karşı çıkamadıkları için, Abdülhamid sopasıyla döverek, itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar!.. 

Bu nedenle, bu Vefâ Ödülü anlamlı oldu!.. 

Teşekkürler Sayın Cumhurbaşkanım!..