0530 708 54 54
0530 708 54 54

YAZARLAR

Küresel parselasyon savaşı 

Dünyanın ekonomik, finansal, sosyal ve siyasal olarak yeniden her dizayn edilişinde yüksek düzeyde istihbarat savaşlarına tanık olmaktayız. Bu savaşların niteliği ve kullandığı enstrümanlar, her geçen gün ilgili üst düzey yöneticilere bile şaşırtıcı gelmektedir. Türkiye’nin son yaşadığı döviz kurları üzerinden yapılan operasyonlar da küresel parselasyon savaşlarının bir bölümünü içermektedir. Bu bağlamdaki istihbarat ve diplomasi savaşlarında yeni yeni yöntemler, teknikler ve kitle psikolojisinin tüm unsurları yoğun şekilde devreye girmektedir. Bu kadar yoğunlaşarak devam eden ve edecek olan savaşlar silsilesini takip edebilmek de artık klasik araçlar ile mümkün olmaktan çıkmaktadır. 

Burada ilginç olan, operasyonları yapanlar hakkında açık ve net bilgi sahibi olunması fakat bunların engellenememesidir. Çünkü vekalet savaşları her an boyutlanarak ve ivmelenerek devam etmektedir. Vekaletler, şirketler, gruplar bazından ittifaklar düzeyine yükseliyor. Bazı ittifaklar diğer ittifakların vekaletini alıyor ve küresel bir akıl, üst aklın da üstünde bir akıl, küresel bir dizaynı yap-boz oynarcasına yapmaktadır. 

Dün alışık olduğumuz tek boyutlu dizaynlar tarihe karışmıştır. Bugün çoklu ve uzun süreli dizaynlardan haftalık ve aylık dizaynlar sürecine girmiş bulunmaktayız. Artık 15 yıllık, 50 yıllık küresel sistem mimarlığı son bulmuştur. Şimdi küresel sihirbazlar 7/24 şovlar yaparak, hegemonyayı kalıcı ve istikrarlı hale getirmek için müthiş bir performans göstermektedir. Bu bağlamda seri senaryolar yazma ve bu senaryoların da teşhis edilememe niteliği taşıması zorunluluk haline gelmektedir. Sonuçta şu anda çok az aktör göründüğü yerdedir. 

Gerçekte kim olduğundan habersiz olduğumuz şairimiz Asaf Halet Çelebi’nin, “Gömenler benim gövdemi gömerler, Ben başka yerdeyim” mistik dizeleri küresel aktörler için artık eşsiz bir stratejiye dönüşmüş durumdadır. Burada istikrarlı bir çizgiyi küçümsemek değil tam tersine üstün bir stratejiyi inşa etmenin zaruretine işaret etmekteyiz. Gerçekten de küresel parselasyonda “Kim, kimdir” ve “Kim, kim ya da kimler için oynamaktadır?” sorusu en can alıcı sorudur. 

Basit halk diplomasilerinin geçmişteki egemenlerin ürünü olduğu, fakat bugün elitlerin diplomasilerine evrildiği bir başka gerçektir. Halkların ve bireylerin çaresizlikten kabullendikleri statülerin mutlak olmadığını tam aksine artık mutlak statü kalmadığını tespit etmek bu aşamada stratejiktir. Dolayısıyla yepyeni insan, ülke, bölge ve küresel olgularla yüz yüzeyiz. Bu yeni sürecin sonuçları küresel senaryoların yazarları tarafından önemli oranda öngörülmektedir. 

Küresel imar planları, kimleri mağdur edecek, kimleri ihya edecektir, bu tespit edilmektedir. Küresel kamulaştırma operasyonları da bu bağlamda önümüzdeki süreçte artacaktır. Bunun için de finansal stratejiler ustalıkla kullanılmaktadır. Küresel likitide operasyonlarını öngörememiş ve analiz edememiş devletler, bilgisayar tuşları ve kendi bürokrasi sistemleri kullanılarak finansal enstrümanlar üzerinden kağıtlar aracılığı ile el değiştirmektedir. 

Bütün bunların iyi mi kötü mü olduğu ise farklı bilgi ve beyinlere gereksinimi ortaya çıkarmaktadır. Bu tablo bazı unsurlarla yoğun işbirliğini de mecburi kılmaktadır. 

İlim Çin’de de olsa alması gerekenlerin ellerindeki ilimden bile yararlanamamaları en ciddi sorundur. Bunca bölgesel ve küresel birikime rağmen satranç tahtasında bir obje olmak da bir başka yaradır. 

Satranç tahtasında bir oyunda iseniz kuralları başkası koymuş demektir. Oyun oynayan değil oynatan olmak, basit bir olay değildir. 

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX