0530 708 54 54
0530 708 54 54

YAZARLAR

Mhp’ye intikam operasyonu 

Demek ki ülkemizde sayıları yüzlerce olan sulh hukuk hâkimlerinden biri, bir siyasal partinin içişlerine karışarak onu yönlendirebilecek ve siyaseti istediği şekilde etkileyebilecektir. İşte MHP’ye kayyum atanması kararının anlamı budur ve sadece bu partinin geleceğiyle ilgili değil, Türkiye’de sistemin işlerliği konusunda ciddi endişelerin ortaya çıkmasına yol açmıştır.  

Anayasa ne diyor? 

Anayasanın 68’inci maddesinde “Siyasî partiler, demokratik siyasî hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır” deniliyor, herhalde bu cümle oraya hamaset olsun diye konulmamıştır. Nitekim hemen sonraki 69’uncu maddede siyasal partilerin denetiminin Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay Başsavcılığı tarafından yapılacağının altı kalın çizgilerle çizilmiştir. Bu maddede yargı erkinin yani mahkemelerin çok partili demokrasiyi istedikleri gibi yönlendirme yetkileri kısıtlanmış ve bu hak sadece üst mahkemelere o da çok belirli koşullarda ve temel anayasa ihlalleriyle ilgili olarak tanınmıştır. 

Partiler ve dernekler 

Anayasada siyasal partilerin dernekler gibi ele alınamayacağı çok açık olarak vurgulanmaktadır. Anayasa maddelerini sırasıyla düzgün biçimde okuyabilen her vatandaş hukuk bilgisi olmasa dahi bunu kolaylıkla anlayabilir. Anayasamızda derneklerle ilgili olan 33’üncü maddede derneklerin “vazgeçilmez unsurlar” olduğu şeklinde bir kayıt bulunmadığı gibi dernekler üzerinde mahkemelerin denetim yetkisi olduğu da kuvvetle ve münhasıran kaydedilmiştir. Anayasada siyasal partiler ile dernekler arasında açıkça ve çok belirgin bir şekilde vurgulanan bu fark önüne gelen her hâkimin siyasal partilerle ilgili karar alamayacağının en bariz göstergesidir. Ne yazık ki bu açık vurgulama bile MHP ile ilgili karar alan hâkimin nedense dikkatini dahi çekmemiştir. 

Partilere darbe 

MHP davasında karar alınırken işletilen mantık devam ettirilirse ve bu noktada hiçbir müdahale olmazsa Türkiye’de demokrasinin geleceği kesinlikle tehlikeye girecektir. Seçimlerin hemen öncesinde bir partinin aday listelerinden şikâyetçi olan bir politikacının dava açtığını düşünelim, ya da unutulmuş bir fatura yüzünden icra takibi yapan bir alacaklının başvuru yaptığını var sayalım, o noktada hâkim ne yapacaktır? Seçimlere 24 saat kala aday listelerini iptal mi edecektir, partinin banka hesaplarının tümünü bloke mi edecektir? Bu gibi skandallar yaşanırsa ülkede demokrasi ne hale gelir?   Buna benzer örnekleri çoğaltmak mümkündür, ama bu kafayla ülkede demokrasinin d’si kalmaz ve siyasal partilerin varlığının bir hükmü de olmaz, en iyisi ana muhalefet partisinin hiç seçim kazanmamış başkanı dava açsın da Ankara 12’nci Sulh Hukuk Hâkimi yeni bir hükümet tayin etsin, siyasiler partiyle, kongreyle, seçimle boşu boşuna uğraşmasınlar. 

MHP Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk’ten öğrendiğimize göre hâkim kararını sadece Medeni Kanuna dayandırmıştır.  Yani kişilik haklarının ihlal edildiğini ileri süren muhalefet mensuplarının haklarını korumak için karar almıştır. Medeni Kanun’un demokrasinin temeli olan siyasal partilerin denetimi için uygulanması oldukça dikkat çekici bir durumdur. Bir parti yönetiminin aldığı veya alacağı kongre kararları, kongrenin zamanlama konusu, şu veya bu kişinin bireysel haklarıyla ilgili değil, siyasal kararlardır. Elbette her siyasal kararın da bazı bireyleri doğrudan ilgilendiren yanları olabilir ama sonuçta bu kararların belirleyici niteliği siyasal olmalarıdır.  Kuşkusuz bu konularda demokrasinin temel ilkeleri zedeleniyorsa Yargıtay Başsavcılığı devreye girebilir. Ama yetkisi Medeni Kanunu uygulamakla kısıtlı Sulh Hukuk Hâkimi siyasal kararları medeni kanun açısından denetlemeye kalkarsa ülkede her şey çorbaya döner. Örneğin Nevşehir Milletvekili,  Niğde Milletvekilini Sağlık Bakanı olarak atayan Başbakana karşı kendisinin diplomasının o göreve daha uygun olduğunu söyleyerek dava açarsa Sulh Hukuk Hâkimi bu konuya da karışacak mıdır? Siyaseti bir komik bir TV dizisine çevirmektir bu ve en temel yurttaşlık bilgisinden, vatan ve devlet kavramlarından bihaber olmaktır. 

Önlem alınmalı 

Neyse ki mahkemenin vermiş olduğu karar, kesin olmayıp, Yargıtay yolu açıktır. MHP de kararın temyizi yoluna gideceğini açıklamıştır. Medeni Kanun’a göre alınmış, şahsın hukuku alanında verilen mahkeme kararlarının icrası Yargıtay aşaması da dâhil tüm hukuksal sürecin tamamlanması şartına bağlı olduğu için önümüzde zaman vardır. Siyasi partiler yargı erkini kullanarak siyasete müdahale etmek isteyenlerin tehdidi altında kalmak istemiyorlarsa hemen harekete geçmelidirler.  Bu konuda gerekli yasal değişiklikler yapılarak, sulh hukuk hâkimlerinin serbest ve abartılı hukuksal yorumlar yoluyla siyasete müdahil olabilmeleri olanakları tamamıyla ortadan kaldırılmalıdır. HDP’li terör destekçilerinin dokunulmazlığı kalkmamışken, HDP gibi bir parti her türlü melaneti serbestçe yapabilmekteyken, Türk milliyetçilerine kayyum atanması vatandaştaki adalet duygusunu zedelemektedir. Bu karar MHP’nin terörle ilgili duruşuna karşı girişilen bir intikam operasyonu olarak algılanabilir. Bu durumda Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu da politik istikrarı sarsıcı bu tür kararların nasıl olup da alınabildiği üzerinde düşünmeli ve gerekeni yapmalıdır. 

FETÖ devrede 

Bu işin hukuksal yanıdır, konunun bir de siyasal anlamı var ama tabii ki bizim hâkimleri siyasal manevralara katılmakla suçlamamız doğru olmaz, onları tenzih ediyoruz. Bu çerçevede, MHP’de muhalefetin kimin hesabına çalıştığı ve hangi planlar içinde olduğu kamuoyunun malumudur. Zaten FETÖ yanlıları ile ABD ve PKK dostlarının tümü Devlet Bahçeli’yi devirmek için uzun bir süredir uğraşmaktalar. Son aylarda Bahçeli’nin teröre karşı mücadeleyi tüm gücüyle desteklemesi o çevreleri rahatsız etmiştir. Şimdi bu tür kumpaslarla MHP’yi ele geçirmek, zamanında CHP’ye yaptıkları ve başarılı oldukları operasyonu şimdi bu partide tekrarlamak istiyorlar. Ancak sonuç onlar için yine hüsran olacak gibi görünüyor. Ülkücü camianın kumpasçılara karşı giderek artan tepkisi ise onları yeni ve daha da ağır darbelerle karşı karşıya getirecektir. 

Kayahan Uygur Diğer Yazıları

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX