ABD’de yeni faili meçhuller

Yola çıkıp insanlara “15 Temmuz’un arkasında kim var” diye sorun. Her yüz kişiden 99’u “ABD var” diyecektir. Büyük üniversitelere, Boğaziçi’ne, Koç’a, Sabancı’ya gidip oradaki öğretim üyelerine sorun. Yüzde doksanı “kesinlikle ABD yok” diyecektir, geri kalan yüzde on da mırın kırın edecektir. Bunun nedeni gayet basit, halkımız Batı medyasını takip etmediği için beyni yıkanmamış, Batı kültürü tarafından hipnoza uğramamış ve bu nedenle sağlıklı ve rasyonel düşünebilmektedir. Tabii, bu benim aydınlarımız hakkındaki iyimser bir yorumumdur. Elbette ki hiçbiri “ABD’den nemalanmamız engellenmesin, CIA’ya çakmanın sırası değil” diye düşünmüyordur(!).

Demokrat Parti’de cinayet

Öte yandan, medyamızın bütün mahallelerinde yaygın bir ABD hayranlığı olduğu için, bu ülkede son dönemlerde ne olup bittiği pek kamuoyuna yansımıyor. Hâlbuki şu son birkaç haftada ABD’de yaşanan bazı olaylar, bizde liberallerin efsaneleştirdiği bir “doksanlara geri dönme” fobisindeki senaryoları aratmayacak cinsten. ABD’de finans lobisinin ipleri elinde tuttuğu sisteme muhalif ya da zararlı olabilecek herkes bir şekilde faili meçhule gitmeye başladı. Bunları anlatalım ki, aydınlarımız da biraz aydınlansın.

Örneğin son günlerde ABD esrarengiz bir olayla çalkalanıyor. Başkan adayı Hillary Clinton’un partisi Demokrat Parti’de çalışan bir danışman, 27 yaşındaki Seth Conrad Rich, Washington’un şık bir mahallesinde yolda yürürken, sırtından vurularak öldürüldü. Polisin “bir soyguncunun eseri” diyerek örtmeye çalıştığı bu cinayet zaten son derece kuşkuluyken son gelişmeler olayı yavaş yavaş başka bir mecraya sürükledi.

Wikileaks endişeli

Wikileaks belgelerini açıklayarak ABD’nin karanlık işlerini meydana çıkaran Julian Assange, Seth Conrad Rich’in Hillary Clinton’la ilgili belgelerin yayınlanması olayındaki kaynaklardan biri olabileceğini ima etti. Assange, bilgi kaynakları olan insanların hayatından endişe ettiğini belirtti. Bilindiği gibi bir fikir özgürlüğü savaşçısı olan Wikileaks Genel Yayın Yönetmeni, ABD’nin müebbet hapis, hatta idam tehdidi nedeniyle 2014 yılından beri Londra’daki Ekvador Büyükelçiliği’nde sığınmacı olarak yaşıyor. Dışarı adım atar atmaz tutuklanacak.

Hillary Clinton’un e-postalarının ele geçirilmesi ve bir kısmının Wikileaks’de yayınlanması olayı ABD Başkanlık Seçimi kampanyasının en önemli konularından biridir. Cumhuriyetçi Parti adayı Trump, Wikileaks’ten belgelerin tümünün yayınlanmasını istemiştir. Obama, Clinton ve diğer Demokrat Parti ileri gelenleri ise belgelerin Ruslar tarafından çalındığını söyleyerek, Trump’ı, Wikileaks’i ve tüm siyasal rakiplerini vatana ihanetle suçlamışlardır. Bu tür konuşmalar yapıp bir de Erdoğan ve Putin’i otokrat olmakla suçlayanlara bakın hele.

Sırtından vurdular

Obama’nın Hillary’nin e-postaları konusunda sinirlenerek rakiplerini ajanlıkla suçlamasından sonra danışman Rich’in öldürülmesi anlamlı bulunmuştur. Danışmanın ailesi, sırtından vurulan genç adam yere düştükten sonra cebinden cüzdanını ya da telefonunu alınması için hiçbir teşebbüs olmadığını vurgulamıştır. Aile, konu hakkında bilgi getirenlere verilmek üzere 25 bin dolar ödül koymuştur. Bu ödüle ek olarak Wikileaks de 20 bin dolar vereceğini açıklamıştır.

Genç danışman hakkında bilgi veren arkadaşları, kendisinin aslında sosyalist olduğunu, Hillary‘yi değil de Sanders’i desteklediğini söylüyorlar. Bu arada Cumhuriyetçi Parti’nin adayı Trump’ı destekleyen bir site Rich’in aslında FBİ ile buluşmaya gittiğini, Hillary’nin yaptığı büyük bir yolsuzluğu ihbar edeceğini, bunun için öldürüldüğünü yazdı.

Bu son iddia hakkında kesin bir delil olmasa da Hillary’nin yayınlanan e-postaları aslında ABD demokrasisinin ne kadar sahte olduğunu ortaya koymuştur. Demokrat Parti yönetiminin Bernie Sanders’i sadece bir süs olarak aday adayı gösterdiğini, ön seçimin hileli olduğunu kanıtlamıştır. Bu durumu hazmedemeyen Sanders yanlısı danışmanın bildiği başka bazı gerçekleri de açıklayacak olması hiç de şaşırtıcı değildir.

Genç danışman Rich’in ölümü dosyası henüz kapanmadan başka bir olay ABD’yi sarsmıştır.

Yazar çok yaşamadı

Victor Thorn’u tanır mısınız? Amerikalı serbest gazeteci ve araştırmacıdır. Demokrat Parti Başkan adayı Hillary Clinton ve eşi eski Başkan Bill Clinton hakkındaki eleştirel kitaplarıyla tanınmıştır. 54 Yaşındaki Thorn da evinde ölü bulundu. Sözde Pazartesi sabahı evinde kendi silahıyla kendini vurmuş. …

Thorn’un en son kitabı olan “Clinton’un Taç giymesi-Neden Başkan olmamalı ” adlı eserde Hillary’nin göreve gelmesinin ABD ve dünya için bir felaket olacağı anlatılıyor. Kitapta Bengazi saldırısında ABD’li diplomatların ölmesinde Hillary’nin suçu araştırılıyor. ABD Dış politikasındaki hatalarda Clinton ailesinin payı vurgulanıyor. Eserde, çiftin özel hayatıyla ilgili detaylar da var. Bill Clinton’un bir tecavüzcü olduğu ve Hillary’nin kocasının pisliklerini örtmek için çabaladığı anlatılıyor. Ayrıca çiftin kara para aklama konusundaki faaliyetlerine değiniliyor.

ABD Seçim kampanyası tarihte görülmemiş şekilde karşılıklı suçlamalar ve müthiş bir kutuplaşmayla devam ediyor. Kasım ayına kadar ABD’de büyük sürprizler ya da umulmadık gelişmeler yaşanabilir. Kimilerinin toz kondurmadığı ABD, işte böyle bir ülke.