Nevşehir‘deydim yine…

Ne zaman Nevşehir'e gitsem, en az kendi memleketim Ordu kadar, kendimden bir şeyler bulurum sokaklarında.

Yine böyle bir kış mevsiminde 1980'li yıllardı, hemen hemen her ilçesinde, "Kırılan Güller" isimli tiyatro oyunumuzu sahnelemek üzere gitmiştim. Dönemin MÇP İl Başkanı Kürşat Karakaya davet etmişti bizi. Kendisi, merkezde postanenin hemen yanıbaşında büfe işletirdi.

Şimdilerdeyse, ne postane kalmış ne de Kürşat Başkan'ın büfesi!

Bir hafta süreyle, Nevşehir'in tüm ilçelerini dolaşmış, akşamları merkeze dönüp postanenin hemen arkasındaki talebe evinde kalmıştık.

O evi bulamadım, yerine daha lüks binalar yapılmış!

Yemek yemek için, aradan geçen bunca zamana rağmen tadı damağımda kalmış pideciyi aradım, onu da bulamadım!

Ah, seksenli yıllar...!

Ne ben unutabildim seni ne de sen unutturdun kendini!

Nevşehir'e, bana göre Anadolu'mun analarının asra yiğit duruşu "Diyarbakır Anneleri"nin evlat nöbeti için düzenlenen kongreye katılmak üzere gittim.

Kongreye, ülkemizden akademisyenler, sanatçılar, sivil toplum kuruluşları, yabancı ülkelerden gazeteciler, akademisyenler ve İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu Bey katıldılar.

Sayın Soylu'yu dinlerken nedendir bilmem, derin bir ah çekmek geldi içimden, şimdilerde, eli kanlı terör örgütüne karşı verilen destansı mücadeleyi anlattılar! Sayın Bakan anlattıkça, ben seksenli yıllarda gezindim!

Emperyalist devletlerin uşağı terör örgütüne karşı, kıt imkanlarla verilen mücadeleler geçti gözümün önünden. Merhum Başbuğ'un, "PKK ASALA'nın devamıdır" sözleri çınladı kulaklarımda!

Şehit edilen hariciyecilerimiz geçti, aklımdan bir bir!

Boğazım düğümlendi!

Nevşehir'deydim...!

ASALA dahil, Türk'e kefen biçenlerin korkulu rüyası merhum Abdullah Çatlı reis'in memleketi Nevşehir...!

Bir anda, doksanlı yıllarda gezindi gönlüm, Hocalı Katliamı...!

Sayın Bakan'ın, "Bugün eli kanlı terör örgütü, İHA - SİHA 'larımızın önünden kaçamıyor. Bu vatan toprağında bir teki kalana kadar devam edeceğiz" sözleriyle kendime geldim!

İHA ve SİHA 'larımızla azad edilen vatan toprağı Karabağ...!

Evet, Anadolu Türklerindir!

Duy, ey Dünya duy!

Karabağ Türklerindir!

Dünya durdukça da Türk'ün kalacaktır!

Ne bugünkü Türkiye, eski Türkiye ne de bugünkü Azerbaycan eski Azerbaycan...!

Duy, ey Dünya duy!

Bugünkü Türk Dünyası da eski Türk Dünyası değil!

Dün, "Kızılelma'ya hey Kızılelma'ya" nidalarımızın yükseldiği semalarda, bugün insansız uçağımız, "Kızılelma" süzülmekte!

Gün bitti, ertesi gün, bugünler için bir ömür adayan Nevşehirli bir delikanlının kabrine gittim.

Abdullah Çatlı...!

Reis...!

Delikanlı adam...!

Duruşuyla delikanlı...!

Gittiği yaşıyla da delikanlı...!

Asuman, "Kızılelma" nın nidalarıyla yankılanırken, Turan yolunun yoldaşları ruhunuz şad olsun...