0530 708 54 54
0530 708 54 54

YAZARLAR

Alo!

Pazar Pazar keyfinizi kaçırır mıyım bilmiyorum, ama doğrusunu söylemek gerekirse benim pek de keyfim yok!

Ne bileyim, Corona, karantina, sosyal mesafe, maske derken, biraz savrulduk gibime geliyor!

Evet, sadece biz değil bütün bir dünya, bütün bir insanlık bir cenderenin içerisinde!

Neredeyse, biz üç aydır, dünya bir yıldır ölüm korkusuyla yaşıyoruz!

Allah muhafaza, kapımızı ha çaldı ha çalacak!

Her gün akşam haberlerinde, “Bugün kaç kişi acaba” diyerek ellerimiz yüreğimizde televizyonun başında bekler olduk!

Bırakınız ölümü, korkusu bile bizi bir başka hale soktu!

Zaten, millet olarak kendimizi balık hafızalı olmakla tarif ederdik, bu Corona geçmişe dair yaşadıklarımızı da sildi süpürdü sanki!

“Nereden çakardın” bunları diyenlere cevabı, şimdilerde olan bitenlerin tartışıldığı televizyon programları verir!

Baksanıza, CHP’den Enis Berberoğlu’nun, PKK’nın siyasi temsilcisi HDP’den Leyla Güven ve Musa Farisoğulları’nın milletvekilliklerinin düşürülmesi akabinde de cezaevine girmeleri nasıl tartışılıyor!

Gerçi, CHP’li Enis Berberoğlu Corona sürecinde yarı açık cezaevleri hususunda alınan karar gereği salıverildi.

Eğer, mevcut televizyon tartışmalarına bakarsanız, masum barış güvercinlerinin kanatlarını hain avcı kırıverdi!

Bir dakika lütfen, söz konusu kişiler milletvekiliydiler de milletvekillikleri mi düşürüldü?

Hadi, birer birer bakalım!

CHP’li Enis Berberoğlu...

Hatırlayın son seçimleri daha adaylık sürecinde bile, bugünlere geleceği tartışılmıştı!

Berberoğlu’nun yaptıkları nelerdi?

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sırlarını afişe edip, soluğu Avrupa’da alan Can Dündar ‘a belgeleri servis etmekti!

Ne mi olmuştu?

Türkiye Cumhuriyeti Devleti Cumhurbaşkanı hakkında uluslararası mahkemelerde, bu belgeler delil gösterilerek davalar açıldı!

"Kürt sorunu devam ettikçe gerillaya katılım da olacak, çatışma da olacak, savaş da olacak”!

Bu sözlerde HDP’li Leyla Güven’e ait!

Musa Farisoğulları..!

Yani, Eren Bülbül’ün katilinin cenazesine katılan Musa Farisoğulları...

Bırakınız, dünyaya “Devlet” kavramını öğreten Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni, bu üç şahıs dünyanın hangi ülkesinde elini kolunu sallayarak gezebilir, dahası milletvekili olabilir?

Eğer, böyle bir devlet de çıkarsa, o devlete devlet mi denir?

Yoksa, CHP ve HDP bu üç şahısı bile bile, sırf bugünlerde yaşananlar yaşansın diye mi, aday gösterdi?

Evet evet evet..!

Televizyon kanallarında CHP adına konuşanları dinledikçe, içimiz kan ağlaya ağlaya görüyoruz ki, kocaman bir EVET..!

İçim neden mi kan ağlıyor?

Hadi, HDP malum da, ya CHP’ye ne demeli?

İster, FETÖ PDY ister, PKK terör örgütü olsun ikisinin de hedefi, CHP’nin İlk Genel Başkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ‘ün kurucu Cumhurbaşkanı olduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti!

Corona’dan mıdır nedir etrafta, “Ya, şimdi nereden çıktı” bu karar “ diyenler de yok mu?

İşte, asıl bunlar benim keyfimi fena kaçırıyorlar!

Alo..!

Bu adamlar bu devleti yıkmaya çalışıyorlar!

Ahmet Yenilmez Diğer Yazıları

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX