Galiba biz aklımızı kaybettik!

Ey kardeşlerim!

Daha göreceğimiz başka ne kaldı?

Yıl 1988!

Halepçe 'de zehirli gazla katledilen sabi evlatlarımızı, gördük!

Yıl 2004!

Ebu Gureyb Cezaevi'nde analarımıza bacılarımıza yapılanları, gördük!

Yıl 2015!

Aylan bebeğimizi gördük!

Yıl 2021!

Afganistan Kabil Havaalanı'nda, kardeşinden kaçan kardeşimiz, uçağın kanadına sarılıyor, uçak havalanıyor ve ...!

Bu saydıklarım sadece birkaç tanesi...!

Daha yakın zamanda gördüklerimiz...?

Ebu Gureyb Cezaevi Bağdat'ta!

Bağdat, senin vatan toprağın!

Halepçe, senin vatan toprağın!

Afganistan, senin toprağın!

''Nasıl yani'' mi?

''Müminler ancak kardeştirler, öyleyse iki kardeşinizin arasını düzeltin, Allah'a itaatsizlikten sakının ki rahmetine mazhar olasınız.'' Hucurat Suresi 10!

Eğer, Müslüman isek, ki Elhamdülillah Müslümanız!

Hucurat Suresi 10, Bağdat , Halepçe, Kabil senin vatanın diyor!

Bugün gibi hatırlıyorum bu tarihleri ve bu tarihlerde yaşananları!

1988 yılında İzmir'de, Halepçe katliamından kaçan kardeşlerimize giyecek, yiyecek topluyorduk da birileri, ''La onlar niye gelmişler...'' diye bizimle akılları sıra alay ediyorlardı!

O birileri kimler mi?

O birileri, 15 Temmuz'da Gazi Meclis'i bombalayanlar...!

2004'te Ebu Gureyb Cezaevi'ndeki zalimlikten kaçıp, bize sığınanlara birileri, ''sınırlar kapatılsınnnn'' diye bağırıyorlardı!

Yıl 2015!

Aylan bebek...!

Birileri, ''Suriyeliler defol'' diye bağırıyordu hala bağırıyorlar!

Nasıl unuturum ki?

Unutursam kanım kurumaz mı?

Bunu da gördük!

Kurudu galiba ve dün Afganistan Kabil Havaalanı'nda Rus'tan, ABD'liden değil kardeşinden kaçan kardeşimiz, havalanan uçağın kanadına sarıldı, uçak havalandı ve ...!

Yazının tam da bu anında, ABD Başkanı Bıden konuşuyor, ''ABD askerinin ölmesine değer miydi ..'' diye...!

Evet evet!

Galiba, kanımız kurudu !

Sizlere bir şey diyeyim, artık akledemeyiz de!

Evet!

Galiba, biz aklımızı kaybettik!