Ahmet Yenilmez


Yayın Tarihi:

10 Mayıs 2020 Pazar 08:00:00

Anasını ağlattığımız dünyada anneler günü!

Bugün anneler günü ve bugünkü anneler günü alışıla geldiğimiz anneler gününden farklı!

Mesela,: dışarı çıkıp da anamıza bir tutam çiçek alamayacağız!

İnternet üzerinden alınan hediyeleri de ya bir postacı ya da bir kargo görevlisi teslim edecek bizim yerimize!

Benim gibi anaları ebediyete göçmüş olanlar bir tutam çiçeği bile analarının mezarlarına bırakamayacaklar!

Hadi, serbest bıraktılar diyelim, ‘’Hadi hepiniz anasına koşsun’’ dediler, anamızın ellerine sarılıp, koklayıp öpebilecek miyiz?

Hayır, “Sosyal Mesafe” var!

Bakınız, bugün 11:00 – 15:00 arası analar sokağa çıkacaklar, ama biz kollarına girip de onlarla dolaşamayacağız!

Corona virüs..!

Bu halin garipliğini iliklerimize kadar hissediyoruz!

Asıl, şu soruyu soralım kendimize, ‘’Ana, dünyamızda ne kadar vardı?’’!

Anavatan, Anadolu, ana sütü, anadil gibi değerlerini bu kadar “ana” ile ifadelendirmiş bir harsın çocukları olarak, sadece dilimizden öteye, gönlümüzde, yüreğimizde konumlandırabildik mi acaba, ‘’Ana’’ kavramını?

‘’Ana sütü kadar helal ‘’ deyimi hayatımızda ne kadar var?

Onca koşuşturmalar, onca dertler, onca sıkıntılarda kaçımızın aklına saadetlerin, huzurun en güzelinin yaşandığı ana kucağı geldi?

Oysa, biz farkında olmasak, unutmuş olsak da candan yürekten tek ağlayan anamızdı bizim için!

Biz uzaklarda da olsak, ana dünyamızda olmasa da onların dünyalarında biz hep var olduk!

Özellikle de şu son yüzyılda en çok da anaları ağlatmanın bedelini mi ödüyor, dünya ve dünya insanlığı?

Bakınız, sadece I. Dünya Savaşı’nda 6 600 000 (Altı milyon altı yüz bin) ana evladı kayıp, 10 000 000 (on milyon) ana evladı asker ölmüş!

Nükleer silahın kullanıldığı II. dünya Savaşı’nda ise, 50 000 000 (Elli milyon) ana evladı..!

Artık, ana evlatları ölmesin diye, 24 Ekim 1945’te BM (Birleşmiş Milletler Teşkilatı) kurulmuş.

Sonra mı..?

Çok da uzağa gitmeyelim, yine , bugün yaşayanların şahit olduğu ana evlatları ölümleri..!

Afganistan’da son 10 yılda, 75 316 ( yetmiş beş bin üç yüz on altı) ana evladı...

Bosna’da, 110 000 (yüz on bin) ana evladı, üstelik bu rakam da cesedi bulunabilenlerin sayısı...

Irak ‘ta, 1 000 000 (bir milyon) ana evladı...

Suriye’de 380 636 (üç yüz seksen bin altı yüz otuz altı) ana evladı, bu sayı da ancak kayıtlara geçebilenler!

Sadece, PKK teröründe 2008 yılına kadar canını kaybeden ana evladı sayısı: 5195 asker ana evladı şehidimiz, 356 emniyet mensubu ana evladı şehidimiz, 1341 köy korucusu ana evladı şehidimiz...

15 828 sivil ana evladı!

Alın evlatları kandırılmış terörist yapılmış 39 224 ana evladını da ekleyin…

12 Eylül 1980 öncesi canını kaybeden ana evlatları!

Ana evlatları ölmesin diye yapılan 12 Eylül 1980 darbesinde, işkencelerde, idam sehpalarında can veren, ana evlatları...

Ya, 15 Temmuz başarısız işgal girişiminde şehadet şerbeti içen 251 ana evladı...

Sadece, Aylan bebeği hatırlasak yeter!

Aylan bebeğin anası şimdi ne yapıyor acaba?

Bakınız, sadece 2019 yılında bu ülkede 474 ana öldürüldü!

Bu sayı tespit edilebilen…

Ve bugün bizler, anaları, anasını ağlattığımız bu dünyada, Anneler Günü kutlayamaz hale geldik!