Allah bize akıl izan ihsan eylesin!

Söylenecek o kadar çok söz var ki, bugüne dair!

6 Eylül tarihiyle ilgili saatlerce konuşulup, sayfalarca yazılabilir.

Enteresan olan da şudur ki, aradan ne kadar zaman geçerse geçsin, düne dair yaşanan konuşulan ne varsa -tarih kısmını saklayın- sanki bugün yaşanılıyor bugün konuşuluyor sanırsınız .

6-7 Eylül 1950’de yaşanan olaylarla alakalı çok şey yazıldı söylendi, lakin bugün yaşananlar açısından bakarsanız, 6-7 Eylül olayları üzerine yeni çok şeyler yazılır söylenir .

Kesin olan da şu, ne söylenirse söylensin dünün PKK ‘sı Yunan’a, bugün PKK, PYD ve YPG eklendi, durum gösteriyor ki, eklenmeye de devam edecek!

Ne zaman ki Anadolu’yu terk eder Türk (Allah korusun) ya da ne zaman ki, mazlumun sesi olmayı, mazluma uzanan el olmayı bırakır Türk, belki bu belalar biraz hafifler!

Hafifler diyorum, çünkü dünyada bir tek Türk de kalsa bu bela dünyadan eksik olmayacak!

Türk düşmanını tanıyıp bildikten sonra sıkıntı yok!

Her halükarda derslerini alacaklar, lakin akıllarını başlarına toplamayacaklar!

Hülasa, var olduğundan bu yana bu tür düşmanlar zarar veremezler Türk'e Allah’ın izniyle!

Asıl zor düşmanımız, akletmemek!

Akletmemek içimizde öyle bir düşman üretti ki o da, “Geçinenler sınıfı”!

Sermayesi moral değeri olan geçinenler sınıfı!

İşin hazin yanı da bu düşman içimizde!

Bakar mısınız Allah aşkına?

Ne zaman Türk şaha kalksa, eteğinden bu düşmanlar çekiyor!

Bir dönemse Atatürk üzerinden, merhum Atatürk’ün asla dillendirmediği, “Kemalist”ler sınıfı!

Atatürk’ün kurucu Cumhurbaşkanı olduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti hayrına olan her hamlenin karşısına, işte bu sözüm ona Kemalistler sınıfı bent olmuştur!

Sonucu, Atatürk ‘ün, “Muasır medeniyetler seviyesi” olarak hedef gösterdiği hedefin gerisinde kalan bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti!

Son zamanlarda da hem içte hem de dışta, İslam’ı sermaye yapan geçinenler sınıfı musallat oldu başımıza!

Baksanıza, dışta DEAŞ, içte ise tasavvuf elbisesi altında sözümona tarikat ve cemaatler..!

Tasavvuf ki, Türk’ün edep duruşunun adı olduğu halde, yaşanan şu edepsizliklere bakınız Allah aşkına!

Onun tarikat ya da cemaatinden olmayanları mürtet ilan edenlerin malum halini daha yakın bir zamanda 15 Temmuz Başarısız İşgal Girişimiyle yaşadık!

251 şehit, binlerce gazi ve gazi meclis Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bile bombalanması..!

Ve 15 Temmuz Başarısız İşgal Girişimi’nin üzerinden daha birkaç yıl geçmesine rağmen sözümona tasavvuf kisvesi altında tarikat ve cemaatlerde yaşanan rezaletler!

Edep ocağında edepsizlikler..!

Nefsin terbiyesiyle, edepli, ahlaklı insan yetiştirmesi gereken ocaklarda yaşanan ahlaksızlıklar..!

Dönüp baktığınızda, bugün edepsizlik ve ahlaksızlık menbaı haline gelen bu yerlerin ortak düşmanı da merhum Gazi Mustafa Kemal Paşa..!

15 Temmuz Başarısız İşgal Girişimi bizim aklımızı başımıza toplamamıza sebep olması gerekirken yaşananlar gösteriyor ki biz akli muhakememizi kaybetmiş, adeta kendimizi bu odakların sürüklemesine bırakmışız!

Muassır medeniyetler seviyesini hedef gösteren Atatürk ‘e rağmen sözümona Kemalistler !

Akletmezmisiniz diye defalarca ikaz eden İslam’a rağmen İslamcılık!

Bir de sinesinden İmam Maturidi gibi bir değeri çıkarmış Türk Milleti!

Allah aşkına başımıza daha ne gelmeli, daha ne ahlaksızlık, edepsizlik yaşamalıyız ki, aklımızı başımıza toplayıp aklıselim?

Allah bize, akıl izan ihsan eylesin!