0530 708 54 54
0530 708 54 54
26 Şubat 2023 Pazar 12:38:00 - Güncelleme:26 Şubat 2023 Pazar 12:38:00

Deprem anını tekrar yaşamak doğal bir tepki

Uzmanlar, felaketlerden sonra aşırı korku, çaresizlik, dehşete düşme, şok, duyguları hissedememe, tepkisizlik, ağlayamama ya da çok ağlama, suçluluk, iştah sorunları, deprem anını sürekli tekrar yaşıyor gibi hissetmenin son derece doğal olduğunu açıkladı.

Deprem gibi doğal afetlerin bireyi, aileyi ve toplumu etkileyen acı verici olaylar olduğunu belirten Psikiyatri Uzmanı Dr. Sevilay Kantekin, böylesine acı olayların fiziksel olarak maruz kalanlar kadar izleyici olarak maruz kalanlarda da benzer etkiler yaratabileceğini söyledi. Her bireyin bu üzüntü verici olaylar karşısında maruz kaldığı olayın büyüklüğüne, kendi kültürüne, geçmiş deneyimlerine, daha önce benzer travmatik olayları yaşayıp yaşamadığına, yaşı ve daha pek çok kişisel değişkene bağlı olarak farklı tepkiler verebileceğine dikkat çeken Uzm. Dr. Sevilay Kantekin, önerilerde bulundu. Uzm. Dr. Sevilay Kantekin, yaşanan travmanın ardından akut dönemde ortaya çıkabilecek olağan ve bazı rahatsız edici tepkileri şöyle sıraladı: "Aşırı korku, çaresizlik ve dehşete düşme hisleri, şok, duyguları hissedememe, tepkisizlik, ağlayamama ya da çok ağlama suçluluk, iştah sorunları, olayı tekrar tekrar anlatma ya da olayla ilgili konuşmayı istememe, deprem olayını sürekli tekrar yaşıyor gibi hissetme, deprem olayını hatırlatan yerlerden ya da durumlardan kaçınmak. Uykusuzluk, sinirlilik, çabuk öfkelenme, aşırı irkilme, çarpıntı, titreme, nefes almakta zorluk gibi aşırı gerginlik belirtilerini yaşamak."

DUYGULARINIZI BASTIRMAYA ÇALIŞMAYIN

Travmaya maruz kalan çoğu kişi için bu tepkilerin çoğunlukla olaydan sonraki ilk haftalarda zamanla ortadan kalktığının altını çizen Uzm. Dr. Kantekin, "Bu süreçte pek çok kişide bir tedaviye ya da müdahaleye gerek kalmadan doğal bir şekilde olay öncesi haline dönebilir. Doğal uyum sürecine saygı göstermek gerekir. İlk günlerde öncelikli olarak temel ihtiyaçlar sağlanmalıdır" diye konuştu. Uzm. Dr. Kantekin, depremi bizzat yaşayan ya da tanık olan kişilere kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlayacak şu önerilerde bulundu: "Duygularınızı, üzüntünüzü bastırmaya çalışmayın. Çevrenizdeki insanlarla paylaşmaya çalışın. İlk günlerde uykusuzluk, çarpıntı, iç sıkıntısı gibi çeşitli kaygı belirtileri olabilir. Bu nedenle sakinleştirici, yatıştırıcı ilaç ya da alkol almayın, uykunuz günler içinde düzelecektir. Çok yoğun endişe hissediyorsanız, nefes ve gevşeme egzersizleri yapabilirsiniz. Ancak bu yakınmalar bir iki hafta içinde azalmıyorsa, yaşamını güçleştiriyorsa, baş etmekte zorlanıyorsanız ruh sağlığı uzmanına başvurmalısınız. Bu süreçte kendinize kayıplarınız için yas tutma ve üzülmeye izin verin, bu en doğal hakkınızdır. Daha iyi hissetmek için biraz zamana ihtiyacınız olacaktır. Duygularınızla inişler çıkışlar olabilir. Bilin ki, yalnız değilsiniz, yaşadıklarınızın deneyimleyen herkes sizinle benzer duygular yaşıyor."

AİLENİN TEPKİLERİNE HAZIRLIKLI OLUN

Yakın akrabaların ilk tepkileri hissizlik, şok veya inanmama olabileceğini; sonrasında bu tepkilerin inkâr, öfke veya acı, suçlama, üzüntü ve suçluluk hissi gibi duygu ve davranışlara dönüşebileceğini belirten Uzm. Dr. Kantekin, "Aile üyelerinin duygusal tepkilerini yorumlamaktan, eleştirmekten ve söyleyebileceklerine karşı savunmaya geçmekten kaçının. Yakın akrabaya dokunmak ve sarılmak uygun olabilir, fakat onların rahatı veya rahatsızlığı konusunda uyanık olun, kültür, yaş ve cinsiyet farklarına saygılı olun. Yakın akrabanın özel odanın güvenli ortamında bu haberi sindirmesine izin verin" dedi. Yas sürecinde olan kişilere yaklaşırken de dikkatli olunması gerektiğini işaret eden Uzm. Dr. Kantekin, acıyı azaltmak için kişilere söylenen 'Güçlü olmalısın', 'Hayat devam ediyor', 'Yakında geçecek, bitecek', 'Çocukların için ayakta kalmalısın' gibi klişe sözlerden kaçınılması gerektiğini belirterek bunun yerine yaşanan duyguları içtenlikle anlamaya ve paylaşmaya çalışılması önerisinde bulundu.

HERKESİN BAŞA ÇIKMA YOLU FARKLIDIR

Kişilerin bu süreçte beden bakımlarına özen göstermeye çalışarak daha önce kendilerini rahatlatan şeyler neyse onları yapmaya çalışmalarının da etkili olabileceğini belirten Uzm. Dr. Kantekin, "Herkesin farklı ihtiyaç ve baş etme tepkileri vardır. Kimisi dua etme, meditasyon yapma, yürüyüş yapma gibi başa çıkma yollarına ihtiyaç duyarken; bir başkası sohbet etme yakınlarıyla bir arada olma ihtiyacı içinde olabilir. Hepsi kabul edilebilir, hepsi normaldir" dedi.

Etiketler : korku çaresizlik travma deprem doğal afet
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX