Alzheimer tedavisinde umutları arttıracak adımlar!

Yayın Tarihi: 05 Ekim 2025 Pazar 14:10:00

Güncelleme Tarihi: 05 Ekim 2025 Pazar 14:10:00

Beyin hücrelerinin yıkımı sonucu meydana gelen nörolojik bir tablo olan Alzheimer, özellikle 65 yaş sonrasında görülüyor. ‘'Kesin tedavisi yok' diye bilinen Alzheimer hastalığının erken teşhisi ve tedavisi için hız kesmeden çalışmalar yapılıyor. Peki, son gelişmeler umut vaat ediyor mu? Erken teşhis sayesinde tedaviye başlanması nasıl önem kazanıyor?

HABER MERKEZİ

ABONE OL

Genellikle görülen ilk belirtiler, 65 yaş sonrasındaki hastalarda; unutkanlık, isim hatırlamada zorluk, bir eşyayı koyduğu yeri unutmak, aynı şeyi tekrar tekrar anlatmak, sorduğunu bir daha sormak gibi durumların olmasıdır. Hastalık ilerledikçe diğer beyin fonksiyonları da etkilenmeye başlıyor. Burada kast edilen örneğin; konuşurken veya yazarken kelime bulmada, söylenenleri anlamada, sokağa çıkıldığında yolu bulmada, okuduğunu algılamada zorluk, dil işlevlerindeki bozukluklar ya da görsel, mekânsal denilen görüleni algılamada bozukluktur.

Amiloid maddesi nöronları yıkıyor

Hastalığa sebep olan şey, amiloid denilen bir maddenin beyinde birikimidir. Amiliod, toksik bir etki gösterdiği için hem nöronların yıkımına hem de normal beyin hücrelerinin iskeletinde olan bir proteinin fonksiyonunu bozarak hücre iskeletini bozup nöronların hızlıca yıkılmasına sebep oluyor. Türkiye'de yapılan çalışmalarda 65 yaş sonrası için risk %4'tür.

Ailede Alzheimer varsa bu risk artar ve %8'e kadar çıkar. Ailede olması direkt sizde de olacağı anlamına gelmiyor. Tüm hastaların %5'i kadarının Alzheimer nedeni genetiktir.

İstanbul Florence Nightingale Hastanesi'nden Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Barış Topçular, Alzheimer hastalığıyla ilgili umutları artıracak önemli bilgiler paylaştı.

Fiziksel ve zihinsel önlemler alın

Kalp için iyi olan her şey beyin için de faydalıdır. Bu nedenle tansiyon, kolesterol ve şeker değerleri kontrol altında tutulmalı, ideal kilo korunmalıdır. Düzenli fiziksel aktivite, özellikle günde en az yarım saat yürüyüş yapılması çok önemlidir. Zihinsel olarak aktif kalmak da beyni korur. Bulmaca çözmek, yeni bir dil öğrenmek, hobi edinmek, yeni şarkı ya da enstrüman öğrenmek bu açıdan faydalıdır. Yapılan çalışmalar, hem fiziksel hem zihinsel aktivite sağlayan dansın en etkili yöntemlerden biri olduğunu göstermektedir.

Ailenizde Alzheimer hastası varsa bu tavsiyeleri dikkate alın

Beyin sağlığını korumak Alzheimer riskini azaltır. Bunun için düzenli egzersiz, özellikle günlük yarım saat yürüyüş önemlidir. Akdeniz tipi beslenme tercih edilmeli; sebze, meyve ve beyaz et ağırlıklı beslenilmelidir. Diyabet yoksa meyve tüketimi artırılabilir, bu da riski düşürür. Son yıllarda öne çıkan bir diğer faktör ise işitme sağlığıdır. İşitme kaybı Alzheimer riskini %10 artırır, ancak işitme cihazı kullanımıyla bu risk ortadan kaldırılabilir.

Riskli gruptaysanız mutlaka tarama yaptırın

50 yaş üstündeyseniz ve ailede Alzheimer riski var ise mutlaka muayene olun ve tarama yaptırın. Eğer şüpheli bir bulgu olursa, Amiloid PET ile beyin incelemesi yaptırıldığında Amiloid birikimi saptanırsa, hastalık biyolojik olarak başlıyor demektir. Bu durumda bir an önce müdahale yapmak gerekir. Müdahale edildiğinde yüz güldürücü sonuçlar elde edilmektedir.

Alzheimer hastaları çeşitli beslenmeye özen göstermeli

Akdeniz tipi diyet son derece önemlidir. Sosyal ortamlarda sadece ceviz, hindistan cevizi yenmeli gibi bilgiler yansıtılmaktadır. Bunlar dışında farklı meyve ve sebzelerden beslenmek önemlidir. Tek bir meyvenin, tek bir sebzenin tüketilmesi tamamen kurtarıcı ya da koruyucu değildir. Mühim olan çeşitli beslenmektir. Çünkü her yediğimiz meyveden ve sebzeden farklı mineraller alınır. Zengin bir yelpaze ile beslenmek, böylece çeşitli besinlerden faydalanmak gerekir.

Alzheimer tanı yöntemlerinde önemli gelişmeler

Son yıllarda Alzheimer hastalığının tanısında önemli gelişmeler kaydedildi. Bunların başında iki yöntem öne çıkıyor. İlki, kan testleri ya da kan belirteçleri. Özellikle Ptau 217 adı verilen özel bir test sayesinde, basit bir kan tahliliyle Alzheimer riskini hızlı ve güvenilir bir şekilde saptamak mümkün. Bu yöntem, hastalık başlamadan yıllar önce erken tanı imkânı sunuyor. Diğer önemli gelişme ise Amiloid PET görüntülemesi. Son yıllarda giderek daha yaygın kullanılan bu yöntem aktif olarak uygulanıyor. Amiloid PET ile hastalığı, belirtiler ortaya çıkmadan 15–20 yıl öncesinde tespit etmek mümkün hale geliyor.

Son dönemde umut vadeden yeni tedaviler

Yakın zamanda yurt dışında iki yeni tedavi onaylandı: Lekanemab ve Donanemab. Bunlar molekül isimleridir. Amerika ve Avrupa'da onay almış olup, şu an ülkemizde de değerlendirme aşamasındadır. Bu ilaçların özelliği, Alzheimer hastalığında beyinde biriken Amiloid adlı maddeyi hedef almalarıdır. Akıllı ilaç teknolojisi sayesinde doğrudan bu maddeye bağlanarak onu temizlerler. Özellikle hastalığın erken evrelerinde kullanıldığında son derece umut verici sonuçlar elde edilmektedir. Önemli olan, biyolojik olarak beyinde değişiklerin başladığı, fakat hastada henüz belirti olmayan dönemde hastalığı yakalayıp ilaç verilmesidir.