0530 708 54 54
0530 708 54 54
08 Kasım 2022 Salı 23:48:00 - Güncelleme:08 Kasım 2022 Salı 23:48:00

Numan Kurtulmuş: HDP'nin dağla, terörle arasına mesafe koyması gerek

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, "Parlamentoda AK Parti, CHP, MHP, HDP zaten sürekli temas içinde. Oturumlar oluyor, grup başkanları görüşüyork. HDP'nin içerisinde terör örgütüne yakın duran bazı unsurların varlığına şunu söylüyoruz; HDP'nin dağla, terörle arasına mesafe koyması gerek." dedi.

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, "Başörtüsü ile ilgili hakla özgürlüklerin genişletilmesiyle ilgili partilerle temasa geçilmesi normal ve demokratik olandır. " başlıklı konuşma yaptı.

Sayın Bahçeli devlet adamı vasfına yakışır şekilde son derece yakışan bir şeyi ortaya koyduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Sayın Bahçeli'nin zaman içerisinde Türkiye'nin hayrına olan, geniş kesimlerin bütünleşmesinden yana bir tavır içerisinde olduğunu izliyoruz. Farklı bir ses çıkacak mı diye ön kabulle ileri şeyler söyleyenler oldu. Normal bir sürecin parlamentoda müzakere ile yürütülmesinden daha tabii bir şey olamaz. Sayın Bahçeli devlet adamı vasfına yakışır şekilde son derece yakışan bir şeyi ortaya koydu. Bu konu parlamentoya geldiğinde grubu bulunan partiler görüşlerini paylaşacak. Keşke olabilecek en yüksek ittifakla, milletvekillerin hele hele tamamının oy verdiği bir gelişmeyi yaşayabilsek, bu hakikaten devrim niteliğinde bir tavır olur."

Bir televizyon kanalına katılan Kurtulmuş, "Parlamentoda AK Parti, CHP, MHP, HDP zaten sürekli temas içinde. Oturumlar oluyor, grup başkanları görüşüyork. HDp'nin içerisinde terör örgütüne yakın duran bazı unsurların varlığına şunu söylüyoruz; HDP'nin dağla, terörle arasına mesafe koyması gerek. HDP bu mesafeyi başarırsa Türkiye siyasetinde sorun kalmaz. Keşke dağla, terörle, silahla, bombayla arasına mesafe koyabilse. Biz bunları konuşmaktan keyif alıyor değiliz. Demokrasi kuralları içerisinde terör örgütlerine karşı ortak hareket etmeyi başarabilsek." ifadelerine yer verdi.

Kurtulmuş, "Masanın yedinci ayağı olması bir suçlama değil. 6 artı 1 masa bir ortak aday çıkaracaksa bu aday HDP'den oy almayacaksa yarışa dahil olması mümkün değil. HDP'nin desteğini çantada keklik olarak görüyorlar, hem de HDP ile görünmemek istiyorlar. Biz oradaki tavra bunu söylüyoruz. HDP bu masanın bileşeni mi, değil mi? Ruhu var kendisi yok. Oradaki masanın bileşenleri neye karar veriyorlarsa kendileri versinler." dedi.

Kurtulmuş, "Burada bir el yükseltme gayreti ve telaşı içerisinde değiliz. Başörtüsünü yasaklayan herhangi yasa olmamasına rağmen, daha önce 12 Eylül'de, rahmetli Özal döneminde yüksek yargının verdiği kararın gerekçesi olarak başörtüsü yasağı tatbik edildi. Daha sonra Anayasa Mahkemesi'nin gerekçesi yasa gibi kabul edildi. Başörtüsü meselesini fiilen yasak olarak uygulanmasının altyapısı budur. Hukuki bir altyapısı olmamasına rağmen. Böyle bir olgu ortada iken. 2008'den bahsediyoruz. Böyle bir durumda, bugün tamamiyle Türkiye'nin gündeminden kalkması, iktidara gelen partinin tavrına göre hareket edilmekten çıkarılması lazım. Madem CHP iyi niyetlidir, gelin en üst hukuk n ormu olan Anayasa düzenlemesi ile gerçekleştirelim. Bizim tavrımız budur. El yükseltmek, bunun üzerinden siyasi polemik kapısı açma niyetinde değiliz. İnsanların hayatını karartmış olan yasaktan bahsedtiyoruz. Parlamentoda grubu bulunan partilerin samimiyet sınavından geçtiğini ifade etmek isterim. Gelin bu düzenlemeyi beraber yapalım, gerçekten eğer bir kazancı olacaksa bu parlamentonun kazancı, destekleyen partilerin kazancı olsun." dedi.

Kurtulmuş; "Burada söylenmek istenen, bu işi referanduma gerek olmayacak şekilde parlamentoda aşacak çoğunluğu bulalım. CHP için bir sorun olmadığı ortadadır. Teklifi ilk gündeme getiren CHP'dir. Demek ki endişeleri var, buyrun endişeyi ortadan kaldıralım. Zaten konu referanduma giderse, çok büyük çoğunlukla, kahir ekseriyetle halkın çok büyük kısmı 'evet bu yasağı kaldıralım, bu ayıp Türkiye'nin gündeminden çıksın' diyecektir. Milletin temel hak ve özgürlükler konusunda asla geri atmayacağına yürekten inanıyoruz. Kendi ailesinde başörtülü birisi olmayan, başörtüsü meselesini yaşamamış olan çok büyük kitlenin başörtülülere nasıl destek verdiğini görmüş birisiyim. Bu mesele AK Parti'nin meselesi değildir. Referandumda kahir ekseriyet evet dediği zaman AK Parti'nin değil demokrasinin kazanımı olacaktır. Önce Meclis'e gelecek. Parlamentoya sunulacak, oylama yapılacak. O tavra göre referanduma gidecek, gitmeyecek. Bizim temennimiz inşallah Meclis'te gerçekleşecektir. Ola ki referandum kararı ortaya çıkarsa bunun tarihine karar verecek olan Yüksek Seçim Kurulu'dur." ifadelerine yer verdi.

Kurtulmuş; "Türkiye Yüzyılı'ndan bahsediyoruz. Türkiye'nin güçlü büyük ülkesi demek topu tüfeği olan, ekonomisi güçlü olan Türkiye'den ibaret olmamılıdır. Türk toplumunun yapısının güçlü olmalıdır. Ailenin çeşitli tehditler karşısında korunması için anayasal güvence altına alınması lazım. Önümüzdeki dönemde, şu anda Türkiye'yi ölümcül şekilde ilgilendiren konu gibi görünmüyor aileye karşı saldırılar ama bunun bir sürü yansımalarını görüyoruz. Bunları özendirici tavırları görüyoruz. Yapmamız gereken zaten Anayasa'nın 41. maddesinde var olanı daha da tahkim ederek. Birtakım içeriden ve dışarıdan kişilere fırsat vermemek. İki teklifi birden getiriyoruz. Birisi özgürlük birisi ailenin korunması bakımından. Teklif bu şekilde gündeme gelecek." dedi.

Kurtulmuş; "Bu iki meseleyi ayırmak lazım. İsteyen istediği hayatı yaşıyor. Herhangi şekilde baskı altına alınması gibi konu fiilen sözkonusu değildir. Bu söylediğimiz konu yeni mesele değil. Batı ülkelerinde 1960'lardan beri devam eden süreç. Burada aileyle ilgili tehditler ortaya çıkıyor. Bu durumun yasalaşması, yasallaşması. Bunun meşru kabul edilmesi. İkinci adım da hemcins evliliklerinin meşrulaştırılması. Hemcins evlilikleriyle oluşan ailelerin çocuk edinme hakkına sahip olması. ABD'de bazı eyaletlerde Batı'da bazı yerlerde gerçekleşmiş vaziyette. Buna karşı tedbir almak. Aile bir toplum için anne ve babadan oluşur. Geleneklerde, örflerde, toplumlarda olmayan aile yaphısının yasal hale getirilmesine karşı birtakım tedbirler alınması gerekir. Bunun için aileyi güçlendirecek maddeleri koymamız lazım. Biz aile yapımızın çok çok güçlü olduğu atalarımıza, köklerimize, tarihi kaynaklarımıza yaslanıyoruz, oraya güveniyoruz, özeniyoruz. Türk aile yapısının dünyanın en sağlam aile yapısı olduğuna inanıyoruz. Bunu güçlendiriyoruz. "sözlerine ekledi.

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX