Çocuğu disiplinli yetiştirmek ayrı bir sanattır
Yayın Tarihi: 26 Mart 2023 Pazar 15:29:00
Güncelleme Tarihi: 26 Mart 2023 Pazar 15:29:00
Çocuk ödevlerini yapmadan sokağa çıkmak istemektedir. Anne ise ödevlerini yapmadan sokağa çıkamayacağını söyler. Baba ise "Ya hanım çocuğu zorlama bu günlük bırak çıksın ödevlerini nasıl olsa akşam yapar" diyerek çocuğa destek çıkar. Bu durum çocuğun hoşuna giderek başka zaman da anneyi dinlemez. Çocuk zamanla annesine "Bak babam izin veriyor sen neden hiç izin vermiyorsun" der.
Anne ve babaların çocuklarla ilgili en çok yakındıkları konuların başında disiplin konusu gelmektedir. Hangi anne ve babayla görüşme sağlasam mutlaka çocuklarına söz geçiremediklerinden bahsetmektedirler. Bu konuda yardım beklemektedirler. Hatta çocuklarının iyi yetişmesi için her yolu denediklerini ama hiç birinde başarılı olamadıklarını söylemektedirler. Aile toplumun en küçük fakat en önemli kurumudur fakat yazılı kuralları olmadığı gibi ebeveynlerin bu konuda özel bir eğitim almadıkları da görülmektedir. Ebeveynler tamamen kulaktan duyma, deneme yanılma yoluyla elde edilen ve kendi anne ve babalarından gördükleri bilgilerle yetinmektedirler. Bu nedenle de çocuk eğitimi, çocuğu disipline etme sorun olmaktadır.
Disiplin kavramı da aileler tarafından çok farklı şekillerde yorumlanmaktadır. Peki disiplin nedir?
Disiplin; kelime olarak uyulması gereken kurallar olarak tanımlanırken, çocuğu baskı altına alıp onu yönetmek değildir. Disiplin, çocuğun kendi öz denetimini yapabilecek bir seviyeye gelmesi, dışarıda herhangi bir uyarıya gerek kalmadan bazı kurallara kendi kendine uyması demektir. Ancak çocuklar kurallara nasıl uyarlar önce bunu öğrenmek gerekir. Çocuklar dünyaya geldiklerinde hiçbir şey bilmiyorlar onlar kendilerini bir sosyal çevre içinde buluyorlar. Bu sosyal çevrede yani ailede doğuştan getirdikleri yetenekleri kullanarak uyum sağlamaya başlıyorlar. Zamanla da bu çevreden aldıkları davranışlarla kişiliklerini oluşturuyorlar. Yani çocuk ebeveynlerinin aynası oluyor. Yani çocuğunuza uyması gereken bir takım kurallar koyuyorsanız önce o kurallara ebeveynlerin dikkat etmesi gerekiyor. Mesela; çocuğunuzun yatağını toplamasını istiyorsanız çocuğa kendi yataklarını toplayan ebeveyn görmeye ihtiyacı vardır. Çocuğa bireysel ve toplumsal kuralları sağlıklı bir şekilde öğretmek, ona sevgiyle yaklaşmak, anlayış ve tolerans göstermek istenilen davranışlarının desteklenmesiyle olur.
Kurallara nasıl uyması gerektiğini sevgiyle öğrenen çocuk o kuralları zamanla benimseyerek içselleştirir. Çocuğun kuralları öğrenmesi zaman alabilir. Ancak anne ve babaların sabırlı olmaları gerekmektedir. Özellikle küçük çocuklar daha çok somut düşünme dönemlerinde olmalarından dolayı anne ve babayı daha fazla yorabilir. Bir çocukta istediğimiz bir davranışın yerleşmesi için en az altı ay gibi bir süre takip edilmesi gerekir. Süreklilik ve tutarlılık çok önemlidir.
Bazı anne ve babalar için disiplin deyince hemen ceza akla gelmektedir. Yani çocuğu korkutarak, bağırarak ve ceza vererek isteklerini yaptırmak isterler. Ancak ceza yöntemi ile çocuğu disipline etme kesinlikle doğru değildir. Belki bu kısa bir süre amacına ulaştırıyor gibi gözükebilir,
istediğini o an çocuğuna yaptırabilir ama ceza ortadan kalktığı zaman çocuk daha fazla sorunsal davranışlar ortaya çıkmaktadır. Korku kültürü ile çocuklar kısa süreli ebeveynlerinin dediklerini yapmaktadır. Kendisine herhangi bir durumda ceza verilen çocuk hem kardeşleriyle, hem de arkadaşlarıyla aralarında bir sorun olduğu zaman aynı yönteme başvurur. Sürekli korku kültürü ile disiplin edilen çocuk zamanla ürkek, korkak ve pasif bir kişiliğe sahip olur.
Korku kültüründe Ebeveynler komutan edasıyla şunu yap bunu yapma diye sürekli çocuklara emirler yağdırırlar. Oğlum çabuk dersine çalış. Kızım yatağını topla, dişlerini fırçala gibi. Çocuklara bir kıyafet alacak olsalar rengini modelini kendileri seçerler. Çocuğun acıkıp acıkmadığına, uykusunun gelip gelmediğine dışarı çıkarken çocuğun üşüyüp üşümeyeceğine kadar onlar karar verirler. Hatta bu davranışlar çocuk evlenip ayrılsa bile devam eder. Böyle bir aile içinde yetişen çocuklar ailelerinin her işlerine karışmalarından, kararları çocuk adına ailelerinin vermesinden dolayı kurallara karşı kayıtsız kalırlar. Kuralları kendisine birilerinin hatırlatacağını düşünürler. Kendi başlarına karar vermede zorlanırlar. Sorumluluk almaktan kaçınırlar.
Ebeveynler korku kültürü yerine sevgi dilini kullanmalıdır. Sürekli emirler yağdırmamalı, çocuklara küçük sorumluluklar vermeli, sorumluluklarını yerine getirdiği zaman da desteklemelidir. Bazı aileler de çocuğa uyması için bir takım kurallar koyarlar, başlangıçta ciddi gibi görünürler çocukla pazarlık yaparlar, hatta kurallara uyduğu taktirde ödüllendireceklerini uymadığı zaman da cezalandıracaklarını söylerler. Ancak aradan biraz zaman geçince unuturlar. Çocuklar da herhangi bir takip olmayınca kurallara uymaktan vazgeçerler. Eğer aileler bu şekilde birkaç kez kendi koydukları kuralları takip etmezlerse zamanla çocuklar bu duruma alışır. Artık konulan kurallara uymazlar. Kendi bildiklerini yaparlar. Aileler, disiplini bir ceza gibi algılamamalı, yani çocuğu kuşatan ona özgürlük hakkı tanımayan bir durum gibi görmemelidirler. Disiplinde hedef çocuğa istenen davranışları kazandırmak ve onda iç kontrolü sağlamaktır.
Kimya Çiftçi Dumlu / Sosyolog-Aile Danışmanı