0530 708 54 54
0530 708 54 54
07 Kasım 2022 Pazartesi 20:13:00 - Güncelleme:07 Kasım 2022 Pazartesi 20:13:00

Başkan Erdoğan duyurdu: Yarın hesaplara yatırılacak

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye Aile Desteği Programı kapsamında 2,5 milyon vatandaşımıza aktarılacak 3,2 milyar lira yarın hak sahiplerinin hesaplarına yatırılacak." dedi.

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu.

Başkan Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:

Türkiye'nin en büyük konut hamlesi olan "ilk evim ilk iş yerim" kampanyasının ilk temelini Ankara'da attık. Bugünden başlayarak 10 gün içinde 12 ilin kurasını noter huzurunda çekerek hak sahiplerini belirleyeceğiz.

Aynı şekilde arsalar ve işyerleriyle ilgili süreç devam ediyor. Konut arsa ve işyerlerinin tüm hak sahiplerine hayırlı olmasını diliyorum.

Her çalışmamız gibi Türkiye Yüzyılını da milletimizle birlikte hazırlıyoruz. 81 vilayet ve ilçelerde yapacağımız programlarla milletimizin Türkiye Yüzyılı beklentisini alacağız ve bunu somutlaştıracağız.

Böylece seçimlerden önce kamuoyunun karşısına Türkiye Yüzyılı'na uygun bir şekilde çıkmayı planlıyoruz.

"TOGG'A BUNDAN SONRAKİ SÜRECİNDE BAŞARILAR DİLİYORUZ"

Cumhuriyetimizin kuruluşunun 99. yıl sevincini TOGG'un Bursa Gemlik'teki fabrikasından banttan çıkış süreciyle taçlandırdık. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 99. yıl sevincini TOGG'un Bursa Gemlik'teki fabrikasından banttan çıkış süreciyle taçlandırdık.

Bu açık hakikate rağmen hala yapılan işi önemsizleştirmeye çalışan bir zihniyetin umutsuz çırpınışlarını da ibretle takip ediyoruz. Bu açık hakikate rağmen hala yapılan işi önemsizleştirmeye çalışan bir zihniyetin umutsuz çırpınışlarını da ibretle takip ediyoruz. Teknolojisi ve akıllı cihaz özellikleriyle inşallah Şubat'ta satışı başlayacak TOGG'a bundan sonraki sürecinde başarılar diliyoruz.

'HEALTH TÜRKİYE' MARKASI

Sağlıkta gerçekleştirdiğimiz devrimin en önemli sembolleri, güçlü altyapımız ve şehir hastanelerimizdir. Şimdi de sağlık sistemimizi 'Health Türkiye' başlığı altında küresel markaya dönüştürüyoruz.

Bunun yanında 'Health Türkiye' çatı markasıyla dünyada yıllık 100 milyar dolara yaklaşan sağlık turizminden ülkemizin aldığı payı en yükseğe çıkarmayı hedefliyoruz.

"İFTİRA ATANLAR SİNSİ NİYETLİ"

Polis Akademimizin 1 Kasım'daki töreninde emniyet teşkilatına katılan gençlerimizin sevincine ortak olduk. Uyuşturucu gibi bir insanlık suçuyla polisimize ve hükümetimize iftira atanların sinsi emellerle hareket ettiğini belirtmek istiyoruz.

Yaptığı işin adı 5. kol faaliyetidir. Türkiye geçmişten bugüne 5. kol elemanlarından çok çekmiştir. Milletimiz uzun süre hak ettiği imkanlardan eserlerden hizmetlerden mahrum kalmışlardır.

Cumhuriyetimizin 100. yılından aldığımız ilhamla, yine aynı oyun sahnelenmeye başlandı. Ama bu defa açık net söylüyorum; başaramayacaklar.

"KİRLİ OYUNU BOZACAĞIZ"

Bunlar sınırlarımız teröristler tarafından taciz edilirken DEAŞ'ın, 15 Temmuz2da FETÖ'nün, Karabağ'ın işgaline karşı Ermenilerin, faiz lobilerinin ağzıyla konuşuyorlardı. Çünkü kendilerine veren görev buydu.

Son örneğini uyuşturucu iftirasıyla aynı kirli oyunu bozacağız. Bunlar sınırlarımız teröristler tarafından taciz edilirken DEAŞ'ın, 15 Temmuz'da FETÖ'nün, Karabağ'ın işgaline karşı Ermenilerin, faiz lobilerinin ağzıyla konuşuyorlardı. Çünkü kendilerine veren görev buydu. Son örneğini uyuşturucu iftirasıyla aynı kirli oyunu bozacağız.

Bu sabah MEB tarafından 2000 köy yaşam merkezinin açılışını gerçekleştirdik. Köy Yaşam Merkezleri projesiyle okul altyapımız sebebiyle artık kullanılmayan köy okullarımızı yeniden aktif eğitim yeri haline getirmeyi planlıyoruz.

Biz dünyanın en eski, en güçlü sürekliliği en sağlam devletlerinin başında geliyoruz. Anadolu'yu kendimize vatan yaptıktan sonra bağımsızlığımızın mihenk taşı devletimize sahip çıktık. Osmanlı'yı bir uç beyliğinden cihan beyliğine taşıyan temelleri hala hayattadır.

Yerleşik bir medeniyet olan Osmanlı'nın Cumhuriyet'e bıraktığı eserler görülmektedir. Hiç şüphesiz bu gücün gerisinde milletin ve devletin ruh ve beden gibi ayrılmaz bir bütün olması vardır. Milletimizin zenginliğinden güç alan devletimizi dünyada hak ettiği yere çıkartmak için gece gündüz çalışıyoruz.

'İşimiz hizmet, gücümüz millet' derken ülkemize kazandırdığımız eserler yanında bu tarihi zihniyet dönüşümünü de kast ediyorduk. Ülkemizin 81 vilayati ile kuşatan eser ve hizmetlerimizle zenginleştirirken aslında gerçek özgürlüğün zeminini döşüyorduk.

Başkan Erdoğan, ülkeyi 81 vilayeti ve 85 milyon insanıyla kuşatan, eser ve hizmetlerle zenginleştirirken aslında gerçek özgürlüğün de zeminini döşediklerini vurguladı.

"Yıllarca vesayetin baskısı, terör örgütlerinin saldırıları, çetelerin tehditleriyle bunalan insanımızı güvenliğin ve huzurun iklimine taşırken aynı zamanda bireyleri her alanda gerçek özgürlükle de tanıştırıyorduk. Gelişmiş ülkelerdeki demokrasi ve refah standartlarına gıptayla bakan insanımıza çok daha ileri hakları ve imkanları sunmak için mücadele ederken her kesimden vatandaşımızın özgürlük talebine de cevap veriyorduk. Biz bu çabaları gösterirken, elimize kolumuza sarılanların, paçamızdan çekenlerin özgürlük söylemlerinin gerisindeki faşist zihniyeti en iyi milletimiz biliyor."

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendiği konuşmasında, Türkiye'yi yönetme sorumluluğu üstlendikleri dönemde üzerinde önemle durdukları hassasiyetlerden birisinin de adalet olduğunu söyledi.

Uzun süre belirli grupların elinde vesayetin kılıcı olarak hoyratça istismar edilen adaleti, hakkın ve halkın aracı haline getirecek reformların altında kendilerinin imzasının bulunduğuna işaret eden Erdoğan, "İktidardayken partisine kapatma davası açılmış, iktidardayken muhtıra ve darbe teşebbüslerine maruz kalmış bir siyasetçi olarak adalet arayışımızın samimiyetinin sorgulanmasına asla rıza gösteremeyiz." değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, özgürlükleri genişletmek, adaleti vesayetin elinden kurtarmak isterken önlerine zorluk çıkaranların, ellerine fırsat geçtiğinde ilk yapacaklarının, bu süreci tersine çevirmeye çalışmak olacağını kaydetti.

Özgürlüğün de adaletin de siyasetinin olmayacağının altını çizen Erdoğan, bunların "insanların en tabii ve analarının ak sütü gibi helal" hakları olduğunu ifade etti.

Amaçlarının, bu kavramlarla siyasi polemik çıkarmak değil, ülkenin ve milletin kazanımlarına sahip çıkma kararlılığını ifade etmek olduğunu dile getiren Erdoğan, Milli Mücadele'nin ardından Cumhuriyet ile taçlandırılan devleti daha ileriye taşımak için bu kararlılığın hep birlikte ortaya konduğunun gösterilmesine ihtiyaç olduğunu bildirdi.

" Teklifimiz, siyasetin dilinin, duruşunun ve davranışının merkezine 'devletimizi daha güçlü, milletimizi daha müreffeh yapmak' olarak ifade edebileceğimiz ortak hayallerimizi koymaktır. Unutulmamalıdır ki bugüne kadar ülkemizde hayata geçirdiğimiz her eser ve hizmet, milletimizin ortak kazanımını ifade ediyor. Aynı şekilde 2023, ortak hedeflerimizi, Türkiye Yüzyılı olarak ortak geleceğimizi, 2053 ve 2071 ortak vizyonlarımızı ifade ediyor. İyiyi, güzeli, doğruyu, hakkı, hakkaniyeti takdir etmek, sahiplenmek, bu doğrultuda katkı vermek kimseyi küçültmez, tam tersine milletimiz nezdinde büyütür, itibar sahibi yapar. Köken, inanç, meşrep farkı olmaksızın ülkemizde her insanın, özellikle de gençlerimizin beklentisi, yasamasıyla, yürütmesiyle, yargısıyla demokrasinin tüm sacayaklarının akıl ve vicdan sahibi her kesimin bu şekilde davranması, gayret göstermesi, duruş sergilemesidir. 2023, diğer pek çok alanda olduğu gibi bu hususta da ülkemiz ve milletimiz için yeni bir milat, tarihi bir dönüm noktası olacaktır. Cumhurbaşkanı ve kabinesi olarak 'Niyet hayır, akıbet hayır' diyerek tüm çalışmalarımızı bu hissiyatla yürütüyor, her eser ve hizmetimizi bu anlayışla hayata geçiriyoruz."

"SOSYAL DESTEK PROGRAMLARIMIZI SÜRDÜRECEĞİZ"

Dünyanın ve Türkiye'nin içinden geçtiği kritik sürecin, sosyal desteklerin önemini giderek artırdığını belirten Erdoğan, bu dönemlerin en yıkıcı etkilerinin düşük gelirli toplum kesimleri üzerinde ortaya çıktığını vurguladı.

Erdoğan, "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" düsturuna gönülden inandıklarını, sosyal destekler konusundaki hassasiyetlerinin fazla olduğunu dile getirdi.

Son dönemde sosyal yardımların hem etkinliğini artıracak, hem de yelpazesini genişletecek yeni adımlar attıklarını aktaran Erdoğan, hayatının idamesi için gereken temel ihtiyaç maddelerine ulaşamayan vatandaşlara yönelik kapsamlı yardımların sürdüğünü, bunlara ilişkin rakamları sürekli güncelleyerek, devletin "kimsesizlerin kimsesi olma" vasfını koruduklarını anlattı.

"Gelir seviyesi belirli bir rakamın altında kalan vatandaşlarımıza içinden geçtiğimiz şu sancılı dönemde koruyucu, önleyici tarzda destek olacak yeni programlar geliştirdik. Türkiye'nin imkanlarını bu ülkede yaşayan her vatandaşımızla paylaşma düşüncesinin ürünü bu programlardan biri de 'Türkiye Aile Desteği'dir. Bu kapsamda 2,5 milyon vatandaşımıza aktarılacak 3,2 milyar lira, yarın hak sahiplerinin hesaplarına yatırılacaktır. Elektrik desteğinden yararlanan 3 milyon hanenin 666 milyon lira tutarındaki ödemesi de bu hafta içinde yapılacaktır. Doğal gaz yardımının 2022 yılı kış dönemi ilk grup ödemesi de yine bu hafta içinde gerçekleştirilecektir. Engelli ve yaşlı maaşlarının hak sahibi 1 milyon 379 bin 493 kişiyi kapsayan 2,1 milyar lira tutarındaki kasım ayı ödemeleri de geçtiğimiz günlerde tamamlandı. Vatandaşlarımızın kış dönemindeki ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla ülke çapında faaliyet gösteren binin üzerindeki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfımıza aktarılacak ek periyodik payı iki kat artırarak 450 milyon liraya çıkardık. Sadece kasım ayında bu vakıflarımıza aktarılan kaynak 900 milyon lirayı buldu. Böylece bu hafta içinde kısaca ifade etmeye çalıştığım başlıklar altında 7 milyar lira tutarında bir sosyal destek rakamını insanlarımızın hizmetine sunmuş olduk. İnşallah hiçbir vatandaşımızı aç, açıkta, soğukta değil, aynı zamanda ailesi içinde boynu bükük bırakmayacak bir anlayışla sosyal destek programlarımızı sürdüreceğiz."

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ

Başörtüsüne yönelik Anayasa değişikliği teklifine ilişkin açıklamalarda da bulunan Erdoğan, şunları paylaştı:

"Geçtiğimiz hafta, başörtüsü serbestisini ve ailenin korunması hususlarını içeren Anayasa değişikliği teklifimizi arkadaşlarımız Mecliste grubu bulunan siyasi partilerle görüştüler. Bu görüşmelerin kati neticesi alındıktan sonra şayet uzlaşma sağlanabilirse o şekilde, sağlanamazsa da Cumhur İttifakı partileri olarak kendi teklifimizi Meclise sunmayı planlıyoruz. Prensip olarak temel hak ve özgürlüklerle ilgili konuların halk oylamasına götürülmesini doğru bulmuyoruz. Temennimiz de Mecliste bu değişikliği doğrudan kabul edecek bir çoğunluğun sağlanabilmesidir. Ancak milletimize sözümüz gereği, Meclis denkleminde başka bir mecburiyet ortaya çıkarsa onun gereğini yapmanın da boynumuzun borcu olduğuna inanıyoruz."

Etiketler : başkan erdoğan kabine toplantısı son dakika
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX