Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi açıldı! Başkan Erdoğan: Türkiye'nin marka eserlerinden biri olacak

Başkan Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:

Aziz vatandaşlarım sizlere en kalbi duygularımla selamlıyorum.

Sayın Abe ile beraber açılışını yaptığımız Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nin hayırlı olmasını diliyorum, Japonya Başbakanı Sayın Abe’ye ülkem ve milletim adına teşekkürlerimi sunuyorum.

İşçisinden mühendisine kadar bu muhteşem eserin inşasında katkısı bulunan herkese teşekkür ediyorum.

Geçmişte, Osmangazi ve Marmaray gibi projelere beraber imza attık. Bugün köklü ve çok boyutlu dostluğumuza yeni bir halka daha ekliyoruz.

Hastanenin adını iki ülkenin işbirliğine yaraşır şekilde Çam ve Sakura Şehir Hastanesi olarak belirledik.

İsmi ile müsemma olması için hastanenin çevresini çam ve sakura ağaçları ile donattık donatmaya devam edeceğiz.

Sadece estetik bakımdan değil, teknolojik alt yapısı, konumu imkanları ve diğer özellikleri ile İstanbul’un gurur abidelerinden olacak bir eseri daha ülkemize kazandırdık.

456 yoğun bakım olmak üzere toplam 2682 yatağı, 725 poliklinik odası ve 90 ameliyathane masası ile bu eser koronavirüs ile mücadelemizde kritik bir rol oynayacaktır.

Tam kapasiteye ulaşıldığında günlük 35 bin ayaktan hasta alınmasını ve 500 özellikli ameliyat yapılmasını amaçlıyoruz.

Milletimizle beraber İstanbul Havalimanı’na yakınlığı ile de yabancı misafirlerimize de hizmet verecektir.

Artık İstanbul uluslararası bir sağlık merkezi haline gelmiştir, bunun özellikle baş atı Başakşehir Çam ve Sakura Hastanesi’dir. Bir diğeri de bu koronavirüs sürecinde rahmetli olan Periha Öz hastanesi Sancaktepe’de bir de Yeşilköy’de yer alan Murat Dilmener Hastanesi’dir.

Bir de bu süreç içerisinde 100 yataklı Hadımköy’de Sultan 2. Abdulhamit tarafından yapılmış olan hastaneyi restore ederek inşallah onu da Yeşilköy ile beraber aynı gün açacağız. Bunlar geçici sahra hastaneleri değil, kalıcı muhteşem eserlerdir.

Sağlık sistemlerinin çöktüğü, kamu düzeninin yara aldığı bir dönemde Türkiye ve Japonya örnek bir başarı sergiliyor. Gerek vaka sayısı gerekse vefat sayısı bakımından son derece iyi bir konumdayız. Nitekim dün itibari ile günlük vaka sayımızı binin altına düşürdük, diğer tüm göstergelerde de olumlu yönde gelişme var. İlaç, maske, koruyucu malzemeler noktasında hamdolsun şu anda hiçbir eksiğimiz bulunmuyor.

Kendi ihtiyaçlarımızı karşılamanın yanında ekipman sıkıntısı yaşayan dost ve kardeş ülkelere yardım göndermeye devam edeceğiz.

82 ülkeye tıbbi malzeme gönderdi.

Dedim ki ne kadar ladin bulursan bu ladinleri buraya getir, diğerlerinden de alalım ve burası adeta çam ormanı haline dönüşsün. İnşallah kendileri de şu anda Türkiye’nin neresinde ladin varsa topluyorlar.

Değerli dostum Sayın Abe’ye tekrar teşekkür ediyorum, koronavirüs salgınında hayatını kaybeden Japon dostlarımız için şahsım ve ülkem adına taziyelerimi sunuyorum.

Hastanemizde görev yapacak tüm sağlık personelimize başarılar diliyorum.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın konuşmasından satır başları;

Bu tesisler içinde şehir hastaneleri moderne donanımları bakımından önemli bir yer tutmaktadır. Başakşehir hastanesi ile birlikte 11’nci şehir hastanemizi hizmete alıyoruz.

Koronavirüs ile mücadele aşamasında bu yatırımların ne kadar isabetli olduğunu yaşayarak görmüş olduk. Birçok ülkede hastane alt yapıları ve yoğun bakımlar yetersiz kalırken ülkemizde bu sıkıntı yaşanmamıştır. Hastanelerimizde yoğunluk olmadan bu hastalık kontrol altına alınmıştır.

Şehir hastaneleri hizmetin alınabildiği son nokta olsun istiyoruz.

Bu yolla kaliteli ve özellikli sağlık hizmetleri ile ülkemizi uluslararası sağlık turizminin önemli bir destinasyonu olması yolunda önemli bir yer haline getirmiş oluyoruz.

30 bin nitelikli yatak ile şehir hastaneleri buna yardımcı olacaktır.

Hep söylediğimiz gibi, şehir hastanelerimiz donatılan son teknoloji ve konforu ile hastanecilik alanında ulaşılan en son noktadır. Anca bu binaları canlı kılan içerisinde hizmet verecek olan kaliteli sağlık personelidir.

Gelişmiş ülkeler dahil toplumun her ferdini sağlık güvencesine alıp ayrım yapmadan bu modern mekanlara taşıyan belki de tek ülkeyiz.

Japonya Başbakanı Abe’nin açıklamasından satır başları;

Geçen gün sayın Erdoğan ile telefon görüşmesini gerçekleştirdikten sonra çok ara vermeden görüştüğümüz için memnuniyet duyuyorum.

Sayın Erdoğan tarafından internet aracılığıyla videokonferans aracılığıyla katılmak üzere hastane açılışına katılmak üzere davet edildim. Bu bana Marmaray’ın açılış törenine Sayın Erdoğan ile katıldığımı hatırlattı.

Ne kadar uzakta olsam da benim kalbim Sayın Erdoğan ve sevgili Türk halkıyla beraberdir.

Öncelikle bu açılış vesilesi ile burada emeği geçen herkese minnetlerimi ve tebriklerimi sunuyorum, bugün itibariyle resmi olarak açılan Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi en son teknoloji ile donanmış ve Türkiye’nin en büyük hastanelerinden biridir.

Sayın Erdoğan geçen gün bu hastaneyi Çam ve Sakura hastanesi olarak adlandırmıştır, Japonya’nın sembolü olan Sakura adını adında bulunduran bu hastanenin İstanbul halkına sağlık ve esenlik getirmesini diliyorum.

Günümüzde tüm dünya koronavirüs ile mücadele etmektedir bu zor günlerde Türk hükümeti ve halkının Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın güçlü liderliği altında bu salgınla mücadele etmek için seferber olmalarına gönülden saygı duyuyorum.

Alınan bu tedbirlerin neticesi olarak Türkiye’de bu vaka sayısının oldukça azaldığını ve vefat sayısının da az olduğunu ve 4 Mayıs’ta normalleşmeye başladıklarını biliyorum.

Koronavirüs salgını ile mücadele etmek için uluslararası işbirliğinin sağlanması çok önemli, aşının geliştirilmesi ve bu aşının adil bir şekilde ulaşıma açılmasıdır.

Japonya’da geliştirilen ve bir umut olabileceğini düşündüren ilacı biz arzu eden ülkelere bağışlayacağız demiştik, biz bu ilacı Türkiye’ye de bağışlıyoruz.

Afrika’daki 60’dan fazla ülkeye yardım elini uzatan Türkiye’ye derin saygı duyuyorum.

Bundan sonra bir süre her iki ülke için koronavirüs ile mücadele en öncelikli konu olacaktır.

İçinde bulunduğumuz 2020 yılı Japonya ile Türkiye arasında yatan dostluğun simgesi olan Ertuğrul faciasının 130. yılıdır, şehitleri anma töreni koronavirüsten dolayı ertelenmiştir. Anma töreni bu kriz sona erdikten sonra gerçekleşmesini bekliyorum.