Başkan Erdoğan'ın talimatıyla hayatı değişti
Konya'da 11 yaşındayken arkadaşlarıyla oyun oynarken girdiği elektrik trafosunda akıma kapılıp vücudunun büyük bir bölümü yanan Gökhan Baran (27), Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tedavisiyle ilgili talimatıyla hayatı değişti. Vücudunun yüzde 70'i yanan Baran'ın, yaralarının birçoğu geçirdiği 50 ameliyat sayesinde düzeldi. Baran: "En büyük hayalim Cumhurbaşkanımızı külliyede ziyaret ederek teşekkür edip şükranlarımı sunmak."
27.06.2020 10:20:00
Yayın Tarihi27.06.2020 18:54:00
Güncelleme TarihiKonya'da 11 yaşındayken arkadaşlarıyla oyun oynarken girdiği elektrik trafosunda akıma kapılıp vücudunun büyük bir bölümü yanan Gökhan Baran (27), Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tedavisiyle ilgili talimatıyla hayatı değişti. Vücudunun yüzde 70'i yanan Baran'ın, yaralarının birçoğu geçirdiği 50 ameliyat sayesinde düzeldi. Baran: "En büyük hayalim Cumhurbaşkanımızı külliyede ziyaret ederek teşekkür edip şükranlarımı sunmak."
2005 yılında arkadaşlarıyla oynarken girdiği elektrik trafosunda akıma kapılarak vücudunun büyük bir bölümü yanan Gökhan Baran, çeşitli hastanelerde tedavi gördü. Gökhan Baran, 2006 yılında bir okul açılışı için Konya’ya gelen dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dikkatini çekti.
Erdoğan’ın tedavisiyle ilgili talimatıyla sıralı ameliyatlar geçiren Baran’ın vücudu önemli ölçüde normale döndü. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla tedavi sürecine girildiğini anlatan Gökhan Baran, "11 yaşındayken elektrik trafosunda 40 bin voltluk yüksek akıma kapıldım. Kaza geçirdikten sonra tedavi gördüğüm hastaneden 3 ay sonra taburcu oldum. Konuşamıyordum, kollarımı kullanamıyordum. Göz kapaklarımı da kapatıp açamıyordum o nedenle de görme problemim vardı. O dönemde tedavi ücretleri çok fazla olduğu için tedavimi yaptıramıyorduk. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan o dönemde başbakandı. Konya’da bir okul açılışına geldiğinde tesadüfen beni görmesiyle, görüşme imkanım oldu kendisiyle.
O zaman daha çocuktum ama beni dinledi, sorunumun ne olduğunu sordu. Ben de kendisine ailemin ekonomik durumunun tedavilere yetemediğini belirterek, ‘Tedavimi yaptırır mısınız?’ dedim. Diğer çocuklardan eksik kalmak istemiyor, okuluma devam etmek istiyorum dedim. Aslında ilk Cumhurbaşkanımızın eşi Emine Hanım beni fark etti, ikisi beraber konuşmuşlardı. Cumhurbaşkanımız bana ‘hiç sıkıntı yapma, tedavi sürecini başlatacağız. Atlatacaksın’ dedi" diye konuştu.
"CUMHURBAŞKANIMIZA MİNNETTARIM"
Şimdiye kadar 50’ye yakın ameliyat geçirdiğini anlatan Gökhan Baran şöyle konuştu: "Eve gittiğimde ailem bana 'Koskoca Başbakan yoğun gündeminde seni mi takip edecek?' dedi. Yarım saat sonra kapımız çalındı. Danışmanları bilgilerimi alarak, tedavime en kısa zamanda başlanacağını söyledi. O gün ailecek çok mutlu olduk. 2005 yılında Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde (GATA) tedavim başladı. Orada genel anestezi alarak 50 ameliyat geçirdim. Şükür şimdi konuşabiliyorum, görebiliyorum, elim ayağım tutuyor. Normal bir bireyden bir farkım yok. Ama çok zor süreçlerden geçtim. 50 ameliyatın her biri 15- 20 saat sürüyordu. Sayın Cumhurbaşkanımıza çok minnettarım. Kendileri bir seferinde vakit bulup hastanede bile ziyaret etmişlerdi beni. Tedavi sürecimi sürekli takip ediyor, sürekli soruyordu. Allah onu başımızdan eksik etmesin. Onunla sevinen onunla hüzünlenen bir evladıyım."
HAYALİ CUMHURBAŞKANI’NA TEŞEKKÜR ZİYARETİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatları sayesinde sağlığına kavuştuğunu, en büyük hayalinin ise kendisini ziyaret etmek olduğunu söyleyen, Gökhan Baran, "En büyük hayalim Cumhurbaşkanımızı Külliyede ziyaret ederek teşekkür edip, şükranlarımı sunmak. İnşallah bu hayalim de gerçek olur. Bu ameliyatları olabilmeyi hayal bile edemiyordum. Kazayı geçirdikten sonra psikolojim iyi değildi. Yaşıtlarım okula gidiyordu, ben gidemiyordum. Dışarıya çıkamıyordum, arkadaşlarımla oyun oynayamıyordum. Sürekli toplum açısından bir çekingenlik oluşuyordu. Bunun stresi çok büyüktü. Sürekli sorguluyordum Allah’ım bunun bir tedavisi yok mu? Daha sonra vücut fonksiyonlarımı kullanmaya başlayınca moralim yerine geldi. Biraz da hayatla barışık olmamdan da kaynaklanıyor, hiçbir zaman ümidimi kaybetmedim. Ne zaman boşluğa düşsem oradan kurtuluyorum. Allah sevdiği kulu sınar düşüncesiyle bu şekilde kendimi toplamaya çalıştım. Çok şükür şimdi bir sıkıntım yok" dedi.