0530 708 54 54
0530 708 54 54
23 Mayıs 2018 Çarşamba 00:00:00 - Güncelleme:23 Mayıs 2018 Çarşamba 00:00:00

Toplumu kemiren hastalık gıybet

İnsanlar arasındaki sevgi bağlarını koparan, düşmanlıkları daha da alevlendiren, sükuneti ve huzuru bozan gıybet, dinimizin en büyük günahlardandır. 

“EY iman edenler! Zandan çok sakının. Muhakkak ki bazı zanlar günahtır ve tecessüs etmeyin (merak edip insanların hatalarını araştırmayın). Sizin bir kısmınız diğerlerinin dedikodusunu yapmasın. Hiç sizden biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? Elbette ondan tiksinirsiniz. 

HUZURU YOK EDER 

Ve Allah’a karşı takva sahibi olunuz. Muhakkak ki Allah, tövbeleri kabul eden ve rahîm olandır. Ey insanlar! Muhakkak ki biz, sizi bir erkek ve bir kadından yarattık. Ve sizi milletler ve kabileler kıldık ki, birbirinizi (soyunuzu, babalarınızı) tanıyasınız. Muhakkak ki Allah’ın indinde en çok kerim olanınız (ikram olunanınız, en şerefli olanınız), ırk ya da soy olarak değil en çok takva sahibi olanınızdır. 

BİRLİĞİMİZİ BOZAR

Muhakkak ki Allah, en iyi bilen ve haberdar olandır.”(Hucûrat, 12-13) Toplumun birlik ve beraberliğini, huzur ve sükuneti yok eden hastalıklardan biri de gıybet illetidir. Allah, men etmekle kalmaz, bu kötü fiili yukardaki ayet-i celilede ifade ettiği gibi “ölü kardeşinin etini yemeye” benzetir. 

DÜŞMANI KÖRÜKLER

Toplumu kemiren, insanlar arasındaki sevgi bağlarını yok eden, düşmanlıkları körükleyen bu illet, en büyük günahlardan kabul edilmiştir. Bu hastalığın pençesine düşenlerin “Ben iftira etmiyorum, gerçeği söylüyorum” söylemiyle savunma yapmaları, bu insanları temize çıkarmaz. Bu vasfı taşıyan mümin, namaz kılsa da, oruç tutsa da, kendini bu ağır cezadan kurtaramaz.

Etiketler :
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX