0530 708 54 54
0530 708 54 54
28 Temmuz 2019 Pazar 14:26:00 - Güncelleme:28 Temmuz 2019 Pazar 14:27:00

AYM ve Başkanı Zühtü Arslan'ın akademisyenlerle ilgili skandal kararında Abdullah Gül izi

Anayasa Mahkemesinin, "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi" adıyla hazırlanan metni imzalayan akademisyenler hakkında verdiği "hak ihlali" kararında, Abdullah Gül tarafından atanan üyelerin oyları etkili oldu. Oyların 8’e 8’lik dengesi, "eşitlik halinde başkanın oyunun iki sayılacağı" düzenlemesi çerçevesinde Abdullah Gül tarafından atanan Zühtü Arslan’ın hak ihlali oyu kullanmasıyla bozuldu.

TM Dijital Haber Merkezi

Anayasa Mahkemesinin (AYM) “Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi” adıyla hazırlanan ve terör örgütü PKK’nın yasa dışı faaliyetlerine karşı yürütülen mücadeleyi “devlet katliamı” olarak nitelendiren metne imza atan 10 akademisyen hakkında verdiği “hak ihlali” kararında, Abdullah Gül tarafından atanan üyelerin oylarının etkili olduğu öğrenildi.

Abdullah Gül tarafından AYM üyeliğine atanan ve hâlen görevde olan üyeler, akademisyenlerin haklarının ihlal edildiği yönünde oy kullandı.

Oyların 8’e 8’lik dengesi, Anayasa Mahkemesi Kuruluş Kanunu’nda yer alan, “eşitlik halinde başkanın oyunun iki sayılacağı” düzenlemesi ile bozuldu. Abdullah Gül tarafından AYM’ye atanan Zühtü Arslan’ın “hak ihlali” oyu kullanması, söz konusu akademisyenlerin haklarının ihlal edildiği kararının çıkmasını sağladı.

ŞEHİT YAKINLARI VE GAZİLER TEPKİLİ

AYM’nin aldığı “hak ihlali” kararı, terör örgütü PKK’ya yönelik çukur operasyonlarında şehit olan güvenlik güçlerinin aileleri ile gazilerin yüreğini burktu.

Sabah gazetesinde yer alan habere göre, operasyonlarda gazi olan Uzman Çavuş Abubekir Durmuş, “Biz mücadele ederken birileri devlete ‘katil’ dedi. Şehit arkadaşlarımın kemiklerini sızlatmayın.” diye konuştu.

Çukur operasyonlarında Diyarbakır’ın Sur ilçesinde şehit düşen Selçuk Paker’in annesi Sevgi Daşdemir ise şunları kaydetti:

“Yüreğim bir kere daha yandı. Orada yaşananları bilmedikleri için boş boş konuşuyorlar. Gerçekten çok üzülüyorum. Devletin neyini suçluyorlar? Teröre kim yandaşlık yapıyorsa Rabbim aynısını onlara göstersin. ‘Orada normal halk öldürüldü.’ diyorlar. Yalan! Orada askerler kendi nevalelerini, kurtardıkları insanlara yedirdi. Ama hâlâ bunlara nankörlük yapıyorlarsa onları Rabbime havale ediyorum.”

ÇUKUR OPERASYONLARINA “PLANLI KIYIM” BENZETMESİ

Terör örgütü PKK, Doğu ve Güneydoğu’da kazdığı çukurlar ve tuzakladıkları bombalarla sivil-asker ayrımı yapmadan saldırılar düzenlemişti. 20 Temmuz 2015 tarihinden sonra bölücü terör örgütü PKK mensuplarınca düzenlenen bu saldırılarda 793 güvenlik görevlisi şehit olmuş, yüzlerce sivil hayatını kaybetmiş, Diyarbakır ve Şırnak’ın bazı ilçeleri başta olmak üzere pek çok yer yaşanmaz hale gelmişti.

Türk Silahlı Kuvvetleri, bölücü terör örgütü PKK’nın bu faaliyetlerine karşı çukur operasyonları düzenleyerek ilgili bölgeleri terörden arındırmıştı.

Terör örgütü PKK’nın kazdığı çukurlarla ülkenin birliğini ve güvenliğini tehlikeye attığı bu süreçte “Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi” başlığıyla Ocak 2016’da hazırlanan metin, çok sayıda akademisyen tarafından imzalanmıştı.

Güvenlik güçlerinin terör örgütü PKK’nın söz konusu faaliyetlerine karşı yürüttüğü mücadelenin “devlet katliamı” ve “planlı kıyım” olarak nitelendirildiği metin, yoğun bir tepkiyle karşılanmıştı.

Türkiye'yi yine ayağa kaldırdı! İşte Zühtü Bey'in arşivi

Etiketler :
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX