0530 708 54 54
0530 708 54 54

YAZARLAR

Kızılay’ı bir kez daha kaybetmek! 

Kızılay, 11 Haziran 1868 tarihinde Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti adıyla bir grup idealist hekimin (Dr. Marko Paşa, Dr. Abdullah Bey. Kırımlı Aziz Bey ve Serdar-ı Ekrem Ömer Paşa) girişimleri ile kurulmuştur. 

Cemiyet 1877’de Osmanlı Hilal-i Ahmer Cemiyeti, 

1923’de Türkiye  Hilal-i Ahmer Cemiyeti, 

1935’de Türkiye Kızılay Cemiyeti, 

1947’de Türkiye Kızılay Derneği, adını almıştır. 

Hilal-ı Ahmer Cemiyeti özellikle imparatorluğun dağılma sürecinde Kuzey Afrika, Balkanlar, Yemen, Filistin, Sarıkamış, Çanakkale ve Milli Mücadelenin her safhasında, kıt-kanaat imkanlarıyla olağanüstü bir gayretle görev icra etmiştir!.. 

Cumhuriyet döneminde 1974 Kıbrıs Barış Harekatı dışında bir askeri savaşla karşılaşmadığımız için, Cemiyet bir tabela derneği statüsünde adeta hayatını devam ettirmiştir. 

27 Mayıs 1960 darbesinden sonra, kurum üzerinde askerlerin etkili olduğu söylentileri, kurum imkanlarının yöneticiler tarafından keyiflerince kullanıldığı… (örneğin Kızılay Gn. Bşk. nın İstanbul’da beş yıldızlı bir otelin kral odasını yıllık kiraladığı, ayda bir sefer gelip burada kaldığı ama 29 gün boş tutarak parasını ödediği) haberleri medyada yer alınca, halkın Kızılay’a karşı hayır damarları kendiliğinden kesildi.. 

Halk nazarında sıradan bir dernekti, artık!.. 

AK Parti döneminde yönetim değişince, Kızılay halk nazarında Hilal-i Ahmerli günlerine döndü adeta!.. 

O, sadece cephede yaralı askerlere yardım eden bir kuruluş değil, tabii afetlerde de, dünyanın her tarafına, ırk, din ayrımı gözetmeden ulaşan bir kurumdu artık!.. 

Son yıllarda vatandaşın kurban bağışları bile, Kızılay’ın halk nazarındaki itibarının göstergesi olarak yeterdi!.. 

Ancak, evet ancak geçenlerde bazı haber organlarında yer alan bir haber, insanımızı yürekten yaraladı. 

Camilerde, kahvelerde hep bu konuşuldu.. 

Yine mi soygunlar başladı?.. 

Eski Kızılay’a mı döndük?.. 

Evet, hem de öfkeyle, sesler yükseltilerek konuya tepki gösterildi!.. 

Adı dernek de olsa, Kızılay bir vakıf gibi algılandı tarih boyunca.. Orada çalışanlar kurumun bir bardak çayını bile içmekten imtina ederlerdi!.. 

Vakfın, ruhu bunu gerektiriyor!.. 

Haberde Kızılay’ın kurumsal yapısı anlatılıyor: 

Başında bir Genel Müdür ve kendisine bağlı çok sayıda Genel Müdür… 

Baş Genel Müdürün maaşı 36.000 TL. 

Diğer Genel Müdürlerin 24.000 TL. 

Okuduğumda inanamadım!.. 

Halkın camideki tepkileri, kahvedeki tepkileri azdı bile!.. 

Burası bir vakıf!.. 

Kağıt üzerinde olmasa da, ruhen vakıf!.. 

Ya maaşları iptal edin, ya sembolik hale getirin, ya da kapatın bu kuruluşu!.. 

Aldığınız beddualar, ahiretinizi yok eder!.. 

Bilesiniz!..

Prof. Dr. Mehmet Çelik Diğer Yazıları

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX