0530 708 54 54
0530 708 54 54

YAZARLAR

Ayna ve Su 

İdeal aydın, etrafındaki en küçük değişimleri tıpkı bir sismograf gibi ortaya koyan,yaklaşmakta olanı radar gibi önceden gören, duyarlılığı gelişmiş ve sınırsız hayal gücü sahibidir. 

Çetin Altan, bundan tam 34 yıl önce (1982), o günün dünyasındakilere muhtemelen “hadi canım sende” dedirten şöyle bir yazı kaleme almıştı: “TV’yi gerçekleştiren fizik yasaları doğada bulunmasaydı, insanoğlu bu görüntüleri yaratabilir miydi? Demek ki masalların temelinde, insanoğlunun ıskalamadığı, doğaya ters düşmeyen bir gerçek var. Bu gerçek, sinemanın ve TV’nin icadından sonra somutlaştı.İleride bilim geliştikçe şayet kim olduğunu biliyorsanız, bir düğmeyi çevirince, büyük dedenizin büyük dedesini pekâla görüp dinleyebileceksiniz ekranda. 

Biliyorsunuz ki, her şeyin son analizde enerji olduğu kanıtlandı. Hepimiz görkemli bir enerjinin küçücük parçalarıyız. Bunu eski mutasavvıflar sezmiş olacak ki, “Enelhak / Ben Tanrıyım” demişlerdi. Mistiklerle fizikçilerin anlatımlarındaki dil ayrılıklarına bakmayın. Her ikisi de “büyük bir güç”ten söz etmektedir. Biri buna “Tanrı”, öteki “Enerji” diyor. Ama temelde aynı öze yaklaşım yapıyorlar.Gelecekte, uykuda düş gören kişilerin de düşlerini ekranda izlemek olanağı belki çıkacak.Mademki her şey enerjidir ve bizler, hepimiz küçük birer enerji kaynağıyız. Bize politikacıların değil, fizikçilerin karışması gerekir. Nüfus kâğıtlarımıza da, adımızın yanında formülümüzü yazarlar. Formülümüz bilinince de, dünyada kaybolsak dahi yeniden dirilebiliriz.” (Milliyet, 25.05.1982, Syf. 7) 

“Gerçek”in üç aşaması vardır, önce alay edilir, sonra tartışılır ve sonra kabul edilir. Tarih, kendisiyle önce alay edilip sonra kabul edilen filozof ve peygamberlerin hikâyeleriyle doludur.“Hikmet”ten habersiz olanların, kendi bilmediklerini “yok” zannetmesi, ya da âlemi kendi bildiklerinden ibaret zannetmesi de çok normaldir.Halbuki âlem, bizim bildiklerimizden ibaret değildir, insanın “duyma eşiği” gibi “görme eşiği” ve hatta “idrak eşiği” de vardır. Dolayısıyla “gelecekte yaşayanlar”, radarları açık ve yaklaşmakta olanı önceden görenler, kendileriyle alay edilmesinden bilakis memnun olmalılar. Çünkü “alay”, gerçeğe giden yolun bir basamağıdır. 

Radyonun, televizyonun ve internetin icadından yüzyıllar önce, Kadim Bilgi sahipleri, suya, cama ve aynaya bakarak, ötelerden haber verirlerdi. Bazı kimseler ise bunlara gülerdi. 
Büyü sanatında da özellikle ayna, önemli bir objedir, geçit veya geçiştir.Ayna, geçmişe ve geleceğe açılan bir kapıdır, âlemler arasında bir penceredir, bazı eski toplumlarda “danışman”dır. İddialara göre, bir başka âleme, bilinen form dışı yaşam alanlarına ayna ile geçilebilir, o taraftan da bu tarafa gelinebilir.Ayna kırıldığında onun üzerinden bu tarafa geçmiş kötü bir varlığın geri dönemeyeceği düşüncesi, aynanın kırılmasının uğursuzluk getireceğine inanmanınnedenlerinden biridir. 

Televizyon sözcüğü, Yunanca “uzak” anlamındaki “tele” ve Latince “görmek” anlamındaki “Visio” sözcüklerinden, “Uzağı Görmek” anlamında türetilmiştir. 1923 yılında İngiltere’de icad edilip 1937-38’lerde gündelik hayata girmeye başladığında ona verilen ilk isim “sihirli ayna”dır.Bir süre sona TV’den canlı yayın başlar. Bunu bilgisayar ve cep telefonları takip eder. 

Bugün şimdi, avuç içimize sığacak kadar küçük cihazlar üzerinden, anında, bizden on binlerce km. uzakta dünyanın bir yerindeki futbol karşılaşmasını, iki devlet başkanının basın toplantısını canlı olarak izleyebiliyor ve küçük bir dokunuşla buradan başka bir âleme de geçebiliyoruz. Cep telefonumuzdan görüntülü olarak konuşabiliyoruz.Peki bizim sesimizi ve görüntümüzü karşıya, karşıdakinin ses ve görüntüsünü bize, diğer milyarlarca ses ve görüntüyle karıştırmadan, 1-2 saniye içinde getiren ve götüren nedir? 

Büyücüler ve Kadim Bilgi sahipleri, asırlar önce, suya, cama ve aynaya bakarak ötelerden haber verirlerdi. Bugün de su gibi şeffaf cam ve aynaya, yanitv ve cep telefonuna bakarak ötelerden haber alma ve ötelere haber verme devam ediyor.Peki kimmiş ileride olan? Biz mi, alay ettiklerimiz mi? 

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX