3.5 ayda 8 saldırı

Dünya tarihinde birçok ekonomik krizin fitili ateşleyen kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, faiz lobisinin silahı haline geldi. 17-25 Aralık siyasal itibarsızlaşma operasyonu, Gezi saldırısı ve 15 Temmuz darbe girişimi gibi olayların öncesi ve sonrasında yayımladığı raporlarla, Türkiye ekonomisini hedef tahtası haline getiren sıfırcı hoca, yine ‘seçim ayarlı’ provokasyona girişti. 

İLK SALDIRI 1 MART 

31 Mart’ta gerçekleşen yerel seçimler öncesi, saldırıların startını veren kurum, 1 Mart’ta ‘2019-2020 Makro Ekonomik Görünüm’ başlıklı bir rapor yayınladı. Büyüme tahminin düşürüldüğü ve bankacılık sektörüyle ilgili olumsuz tahminlerin yer aldığı bu raporun ardından, 5 ve 20 Mart’ta iki rapor daha açıklandı. Raporlarda da, TL’nin güç kaybedeceği, Merkez Bankası’nın hükümetin etkisinde olduğu iddia edildi. 

NİSANDA İKİ RAPOR DAHA 

Yerel seçimin gerçekleştiği günün ertesinde ise, ülkenin döviz rezervindeki azalışa dikkat çekildi. Bu kez de, Türkiye’ye İMF’nin kapısı adres gösterildi. Seçim ayarlı raporlar bununla da sınırlı kalmadı. Moody’s 12 Nisan’da bir rapor daha yayımlayarak, piyasalara çok olumlu yansıyan Yeni Reform Paketi'ni hedef aldı. Tüm sektörlere ilaç olacak destek programı hakkında karalama kampanyası başlatarak, reform paketinin zayıf olduğunu öne sürdü. Sıfırcı hoca lakaplı kurum daha sonra 13 ve 16 Mayıs’ta yayımladığı iki raporda algı operasyonlarına devam etti. 

MOODY’S’TEN S400 TEHTİDİ 

Önceki gün açıkladığı raporda da Türkiye’nin notunu Ba3’ten, B1’e düşürdüğünü açıklayan Moody’s, İstanbul seçimlerinin yenilenmesinin belirsizlik yarattığına dikkat çekti. Raporun devamında daha skandal ifadelere veren Moody’s, S400 hava savunma sistemi alan Türkiye’yi not kırmakla tehdit etti: “ABD ile yaptırım boyutunda bir kötüleşme de kredi notu üzerinde aşağı yönlü baskıya neden olur.Not artırımı olası değil, ancak yetkililer dış baskılara karşı ekonomide yeniden dengelenmeyi sağlayacak güvenilir ve geniş çaplı bir program uygularsa not stabilize olur.” 

BİZ BU OYUNU DEFALARCA GÖRDÜK 

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Moody's'in Türkiye'nin kredi notunu düşürmesine ilişkin, “Ellerinden geliyorsa daha da fazla düşürsünler. Biz bu oyunu defalarca gördük. Bu, hiçbir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını, liderinin arkasında durmaktan alıkoymamıştır, bu seçimlerde de alıkoyamayacaktır. Seçim varsa, sözde kredi derecelendirme kuruluşları hemen rollerine bürünürler. Kendilerinden bekleneni yaparlar” dedi.   

Seçim ayarlı provokasyon 

Hazine ve Maliye Bakanlığınca, Türkiye hakkında uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's tarafından verilen not indirim kararının, Türkiye ekonomisinin temel göstergeleriyle bağdaşmadığı belirtilerek, “Bu nedenle kuruluşun analizlerinin nesnelliği ve tarafsızlığı açısından soru işaretleri yaratmaktadır.” ifadesi kullanıldı. Açıklamada, “Kuruluş, yaptığı değerlendirmede Türkiye'nin borçlarının rezervlerinden 2,6 kat fazla olduğuna vurgu yapmıştır. Bu oran, Moody's'in bizden daha yukarıda notlandırdığı bazı gelişmekte olan ülkelerde dahi bizim çok üzerimizdedir”denildi. 

TAKVİMSİZ AÇIKLAMA

Kredi derecelendirme kuruluşlarının Avrupa Birliği’yle imzaladığı protokol gereği, raporlarda uyulması gereken kurallar belirlenmişti. Buna göre, kredi derecelendirme kuruluşunun ilk olarak bir takvim belirleyerek, hangi ülkenin kredi notunu ne zaman açıklayacağını önceden duyurması gerekiyor. Fakat Moody’s, zorunlu olduğu halde daha Türkiye 2019 yılı için not takvimini açıklamadı. 

B1 SKANDALI 

Türkiye, Moody’s’in B1, yani ‘çok spekülatif’ notuna sahip ülkeler kümesinde çok pozitif ayrışıyor. G20 ve OECD ülkeleri arasında büyüme rekoru kıran Türkiye ekonomisi, “Arnavutluk, Dominik, Fiji, Lübnan, Moğolistan, Papua Yeni Gine, Paraguay, Saint Vincent, Senagal, Sırbistan, Srilanka, Surinam,Vietnam” ülkeleriyle eşdeğer görülüyor! Kümede büyüme oranı açısından Türkiye’nin üzerinde performans gösteren hiçbir ülkenin yer almaması da dikkat çekiyor. 

TARİHİ KRİZİ GİZLEMİŞTİ

Türkiye'ye yönelik olarak yanlış bir puanlama yapan Moody's'in geçmişine bakıldığında, sayısız skandala ve etik dışı karara imza atmış olduğu görülüyor. Moody's'in 2008 yılında tarihinin en ağır ekonomik krizini öngörememiş. 10 eylül 2008'de Moody's'ten 'pekiyi' notu alan Lehman Brothers, sadece 5 gün sonra iflasını açıkladı​​.  Daha sonra Moody’s’e notları yanlış değerlendirdiği gerekçesiyle, ABD’de 16 milyon dolar para cezası kesilmişti. ABD'li üç büyük derecelendirme kuruluşu 2008'den bu yana birçok ceza ile karşı karşıya kaldı, uzlaşarak kurtuldu.