0530 708 54 54
0530 708 54 54
29 Eylül 2018 Cumartesi 20:15:00 - Güncelleme:29 Eylül 2018 Cumartesi 20:34:00

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kritik dönemde başarılı bir ziyaret yaptık

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kritik bir dönemde son derece başarılı bir ziyaret yaptık.Temaslarımızın köklü Türk-Alman dostluğunu daha da perçinlediğini düşünüyorum." dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Merkez Camisi açılışında yaptığı konuşmada, caminin açılışını yapmaktan büyük bahtiyarlık duyduğunu söyledi.

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'e daveti için teşekkür eden Erdoğan, Almanya ziyaretine ilişkin değerlendirmede bulundu. 

"Kritik bir dönemde son derece verimli, son derece başarılı bir ziyaret yaptık. Gerek Sayın Steinmeier gerekse Sayın Merkel ile görüşmelerimizde iki ülkeyi yakından ilgilendiren meseleleri samimiyetle ele aldık." ifadesini kullanan Başkan Erdoğan, Köln Eyalet Valisine, Belediye Başkanı ve Köln halkına da teşekkür etti ve ticaretin, ekonomik yatırımların nasıl yukarı taşınacağının, ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve İslam karşıtlığıyla nasıl etkin mücadele edileceğinin de istişare edildiğini bildirdi.

"Türk-Alman dostluğu daha da perçinlendi"

Önde gelen Alman yatırımcılarla bir araya gelerek, Türkiye'nin yatırım potansiyelini harekete geçirecek yeni projelerin görüşüldüğünü anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"İki gün boyunca yaptığımız temasların köklü Türk-Alman dostluğunu daha da perçinlediğini düşünüyorum. Almanya ile son dönemdeki bazı fikir ayrılıklarını bir yana koyarak bundan sonra ortak menfaatlerimize odaklanmamızın gerektiğini özellikle vurguladım. Terör örgütleriyle mücadeleden mülteci krizine, Suriye'deki çatışmalardan ticaret savaşlarına kadar her alanda iş birliğimizi güçlendireceğiz."

Açılış nedeniyle tarihi bir ana şahitlik edildiğini belirten Erdoğan, DİTİB Merkez Camisi ve Külliyesinin muhteşem bir eser olduğunu belirterek bu eserin Köln'e ve Almanya'ya kazandırılmasında emeği geçenlere teşekkür etti.

Caminin temeli atıldığında bazı dar görüşlü çevrelerin protestolar düzenlediğini, caminin inşasına karşı çıkıldığını hatırlatan Erdoğan, protestolara rağmen bazı Alman siyasetçilerin, sivil toplum temsilcilerinin projeyi teşvik ettiğini, DİTİB'in ve Türk toplumunun yanında yer aldığını bildirdi.

Caminin aynı zamanda Almanya genelinde yaşayan milyonlarca Müslüman'ın da gurur abidesi olduğunu belirten Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Biz bugün sadece bir cami, bir külliye veya bir kültür merkezinin açılışını yapmıyoruz, aynı zamanda her taşı, her nakışıyla çatışmayı ve husumeti reddeden abidevi bir eseri de şehrimize armağan ediyoruz. İşte burada ve buradan özellikle feyzini, nasibini alan, teröre karışmaz. Buradan nasibini alan, İslam'ın mefhum olarak kökü, malum barıştan geliyor. İslam barış dinidir. İslam'da terörün yeri yoktur. DEAŞ, meaş, falan, filan bunların İslamla yakından uzaktan alakası yoktur. Her Müslüman da bunun şuurunda olmak durumundadır. Bizim bu barış kavramına, bu barış anlayışımıza her Müslüman'ın o anlayışla hareket etmesi, davranması gerekir." 

Erdoğan, "DİTİB Köln Merkez Camii ve Külliyesi'ni adına yaraşır bir merkeze dönüştürmenin mücadelesini vermeliyiz. Burası, bizi Avrupa'nın ötekisi, düşmanı gibi göstermeye çalışanlara inat, bu topraklardaki varlığımızın timsali olmalıdır." dedi. 

"Çifte vatandaş olarak Almanya'da bulunsa ne olur sanki?" 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk vatandaşlarının Almanya'ya 57 yıl önce "Birkaç yıl burada çalışayım, ondan sonra dönerim" düşüncesiyle gelmiş olabileceğini ama bu vatandaşların birçoğunun şimdi "çifte vatandaş" olduğunu anlattı. 

Şimdilerde çifte vatandaşlık konusunun önünün kesildiğini ve bu konuyu birkaç kez ilgililerle görüştüklerini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti: 

"Bu işin önünü yeniden açmalısınız.' dedik. Yani burada bunca yıldır duran 3,5 milyon soydaşımız, vatandaşlarımız var. Önlerini açsalar, onlar da çifte vatandaş olarak Almanya'da bulunsa ne olur sanki? Buradaki sahiplenmeleri, duruşları çok daha farklı olacaktır. Temenni ederim ki gün ola harman ola, bunun da önü açılır. 

Bizim böyle bir sıkıntımız yok. Yani Alman gelse bizde biraz kalsa, ondan sonra bizden vatandaşlık istese bu fakir ona ikinci vatandaşlığı verir. Niye? Bunlar halkların kaynaşmasını getiriyor. Bunu başarmamız lazım. Yani sicili bozuk olmadıktan sonra niye vermeyelim, yeter ki sicil sağlam olsun."

"Hepinizi bir olmaya, beraber olmaya davet ediyorum" 

"Burası bizi dışlamak isteyenlere ders verircesine bir arada yaşamanın merkezi olmalıdır." diyen Başkan Erdoğan, caminin çocukların neşesi, gençlerin heyecanı, yaşlıların hikmetiyle dolması, kadınların da nezaketi ve becerisiyle süslenmesi gerektiğini söyledi. 

Erdoğan, "Buradaki her bir insanımızın Köln Merkez Camisi'ni merkeze alarak çalışmalarını yürüteceğine inanıyorum ama ben tüm Müslüman kardeşlerimden, farklı STK'lar, dernekler altında olabilir, Allah rızası için hepinizi bir olmaya, beraber olmaya davet ediyorum." şeklinde konuştu. 

"Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı sarılınız." ayetini anımsatan Erdoğan, "Kardeşim niye biz buraya sarılmıyoruz da farklı farklara, yerlere savruluyoruz? Sıkıntı burada. Halbuki toptan, sımsıkı Allah'ın ipine sarıldığımız zaman aramızda ayrılık, gayrılık olur mu? Olmaz. Bunu başarmamız lazım. Matematik olarak iki kere iki dört, eyvallah. Rabbimin hükmü de bu. Bunu başarmamız lazım." ifadelerini kullandı. 

"Irkçı örgütler Müslümanların hak ve hukukunu hiçe sayıyor" 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Müslümanların feraset ve basiret sahibi olmalarıyla tanımlandıklarına işaret ederek, şunları dile getirdi:

"Hiç olmadığı kadar basiret ve ferasetle hareket etmemiz gereken hassas bir dönemin içindeyiz. Onun için birliğimizi, beraberliğimizi işaret ediyorum. Bir süredir belli çevreler, bilhassa yurt dışında yaşayan kardeşlerimizi iki taraflı bir cendereye almaya çalışıyor. Bir yanda DEAŞ, FETÖ ve PKK gibi katil sürüleri üzerinden gençlerimiz terör tuzağına çekilirken diğer yandan ırkçı örgütler Müslümanların hak ve hukukunu hiçe sayıyor. 

Bugüne kadar en fazla zararı Müslümanlara vermiş, en çok Müslüman kanı dökmüş terör örgütleri İslamist ve cihadist gibi ifadelerle yine Müslümanlara yamanmak isteniyor. Her fırsatta ifade ettiğim bir hususu burada tekrarlamak istiyorum: Adı, iddiası, ideolojisi ne olursa olsun, teröre bulaşan, şiddete bulaşan, Müslümanların canına kasteden hiçbir yapının İslam'la, Müslümanlıkla, bizim inancımızla bağı yoktur."

Başkan Erdoğan, "Hristiyan terörü", "Musevi terörü", "Budist terörü" gibi sıfatlar nasıl yanlışsa "İslami terör" kavramının da yanlış ve hatalı olduğuna dikkati çekerek,"Bu tür kavramları piyasaya sürenler ve kullananlar açık söylüyorum, kesinlikle iyi niyetli değildir." dedi.

"15 Temmuz gecesi FETÖ'cü alçaklar tarafından sırf iradesine sahip çıktığı için şehit edilen 251 şehidimizi, 2193 gazimizi nasıl görüyorsak, dünyanın dört bir yanındaki terör kurbanlarını da aynı görüyoruz." diyen Erdoğan, "Bizim nazarımızda Berlin'de pazar yerindeki sivilleri katleden DEAŞ'lı caniler neyse 2 ay önce 11 aylık Bedirhan bebeği annesiyle beraber şehit eden PKK'lı katiller de odur. Bugüne kadar en fazla zararı Müslümanlara vermiş, en çok Müslüman kanı dökmüş terör örgütleri İslamist ve Cihadist gibi ifadelerle yine Müslümanlara yamanmak isteniyor." şeklinde konuştu.

Demokrasi düşmanlarının, Avrupa'nın demokratik kurumlarını istismar etmesine daha fazla göz yumulmaması gerektiğini söyleyen Erdoğan, "Avrupa başkentlerinin caddeleri ve meydanları terör örgütünün paçavralarıyla daha fazla kirletilmemelidir." dedi.

Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Şimdi bazı şeyler söylüyorlar, 'FETÖ'nün okullarında şöyle kaliteli öğrenciler yetişiyor.' O pilotlar da çok kaliteliydi, omuzları falan da doluydu. Ama o omuzları kalabalık olanlar geldiler benim vatandaşımı şehit ettiler. "FETÖ ve PKK sempatizanı bir avuç kifayetsizin, insanımızın huzurunu kaçırmasına, Türk-Alman dostuluğunu zedelemesine fırsat vermeyeceğiz." 

"Fotoğraf çektirdik diye bu toplumdan dışladılar"

Mesut Özil'le ilgili de açıklama yapan Erdoğan, "Bir Mesut Özil, bir İlkay'ımız... İngiltere'de kendileriyle bir fotoğraf çektirdik diye bu toplumdan dışladılar. Alman Milli Takımı'na kadar yükselmiş olan bu iki gencimizin dışlanmasını ben onun Cumhurbaşkanı olarak doğrusu hazmedemedim. İsterdik ki bu ırkçılık savrulmasına düşenlere karşı bir ortak tavır alınsın." dedi.

(AA)

Etiketler :
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX