Fıtık teşhisi konulduktan sonra 'doktor uygun gördüğü takdirde' enjeksiyon, ozon ve lazer gibi alternatif yöntemler denenmelidir. Bu sayede neştersiz tedavi şansı yakalanır.
Özellikle modern yaşamın insanlara getirdiği bir hastalıktır boyun fıtığı. Hemen herkes bir kez de olsa boyun ağrılarından şikayetçi olmuştur. Her boyun ağrısının boyun fıtığından kaynaklanmadığı bilinmekle beraber, hafife de alınmamalıdır. Boyun ağrıları boyundaki sinirlerin bir şekilde rahatsız olduğunu gösterir. Bu ağrıları fıtıkların öncü bir belirtisi olarak değerlendirmek yanlış olmaz. Boyun ağrıları sık sık rahatsızlık veriyor ve gittikçe sürekli hale geliyorsa, doktora gitme zamanınız gelmiş demektir. Eskiden daha nadir görülen boyun fıtığı olguları, şimdilerde omurga hastalıklarında ön sıralarda yer almaktadır. Modern yaşam koşulları bir yandan hayatımızı kolaylaştırırken, diğer yandan bazı sağlık sorunlarına neden olmaktadır. Masaya bağımlı çalışılan meslekler, hele cep telefonlarının salgın bir hastalık gibi toplumun her kesimini etkisi altına alması, boyun fıtığı hastalarındaki artışın ana sorumlularındandır.
İŞGÜCÜ KAYBINA NEDEN OLUR
Boyun fıtığında ağrı kronik hale gelmeden, daha büyük sorunlara, fiziki güçsüzlüğe ve iş gücü kayıplarına neden olmadan araştırılıp gereği yapıldığı takdirde, ameliyata gerek kalmaz. Boyun fıtığı olanlarda gittikçe artan ağrı, şikayetlerin başında gelmektedir. Ağrı, yaşam kalitemizi bozan bir belirti olup mutlaka tedavi edilmelidir. Boyun fıtıkları da öncelikle kendini ağrıyla belli eden bir sağlık sorunudur. Fıtığın derecesi ve oluşturduğu olumsuzluklar dikkate alındığında boyun fıtıklarının yüzde 90’ı ameliyatsız olarak iyileşebilmektedir.
AĞIR YÜK KALDIRILMAMALI
Omurlarımız arasında disk denilen yastıkçıklar vardır. Bu diskler ağırlık kaldırma, hareket etme, eğilip doğrulma, atlayıp zıplama gibi hareketlerde vücudun ağırlığını emen amortisör görevi gören oluşumlardır. Herhangi bir nedenden dolayı, örneğin bir trafik kazası, düşme, çarpma gibi travmatik olayların bir sonucu olarak karşımıza çıkabileceği gibi, stres, ani bir hareket, ağır kaldırma veya ofis gibi çalışma ortamlarında sürekli uygunsuz pozisyonlarda oturma gibi travmasız olayların sonucunda da bu yastıkçıklar elastikiyetini kaybetmekte ve fıtık dediğimiz süreç oluşmaktadır.
İlaçlardan ya da fizik tedavi yöntemlerinden yarar görmeyen boyun fıtığı hastaları için birçok ameliyatsız yöntem bulunmaktadır. Deneyimli hekimler tarafından uygulanmalıdır. Biz burada en etkin ameliyatsız boyun fıtığı tedavi yöntemlerinden bahsedeceğiz.
ENJEKSİYON: Görüntüleme eşliğinde fıtığın bulunduğu omurilik kanalına, sinirlerin geçtiği bölgeye, içinde kortizonun da bulunduğu bir kokteylin verilmesidir. Çok yeni, ağrının ön plana çıktığı fıtıklarda etkilidir. Mekanizma olarak baskı altındaki şişmiş sinirleri normal haline döndürür ve fıtıktan ağrı maddelerinin salınımını engeller. Uygulandıktan bir hafta sonra hasta rahatlar. Çok ileri yaşlarda ve omurilik kanal daralmasının bulunduğu hafif olgularda da tercih edilen bir yöntemdir.
İNCE BİR İĞNEYLE UYGULANIR
OZON: Görüntüleme cihazları eşliğinde, fıtığın bizzat içerisine ince bir iğneyle girilerek ozon (aktif oksijen) gazının enjekte edilmesidir. Tüm fıtık çeşitlerinde, hatta patlamış yeni fıtıklarda bile uygulanabilir. Etki mekanizması olarak fıtıkları küçülterek sinirleri baskıdan kurtarır. Sinir ağrısına neden olan enflamasyonu engeller. Bölgeye kan akımı artar, dolaşımı bozulmuş sinirleri onarır ve dokuların oksijenlenmesini artırır. Bunun yanında ozonun bizzat ağrı kesici özelliği de vardır. Hasta hem fıtıktan hem ağrılarından ozon sayesinde kurtulabilir. Ancak bu yöntemi deneyimli bir uzmanın yapması ön koşuldur. İşlem sırasında hastaya anestezi verilmez çok heyecanlı hastalara sakinleştirici verilebilir. Kesme biçme de olmadığı için konforlu bir tedavidir.
HASTAYA ANESTEZİ VERİLMEMELİ
LAZER: Görüntüleme cihazları eşliğinde fıtığa neden olan diskin içine girilir ve lazer ışınlarıyla disk (fıtık) kurutulur, ortadan kaldırılır ya da küçültülür. Patlamış ve kopmuş fıtıklarda önerilmez. Diğer tüm fıtık çeşitlerinde uygulanabilir. Bazı yerlerde hasta ameliyathanede uyutularak uygulanmaktadır. Biz hastanın uyutulmasına kesinlikle karşıyız. Hasta uyuduğunda lazerin oluşturduğu ısının hastaya yansımasını değerlendiremezsiniz. Uyutularak uygulanan girişim sonrası istenmeyen dramatik olaylarla karşılaşma riski vardır. Hastaya anestezi verilmemeli, eğer çok heyecanlı, korkan hastalar varsa onlara sakinleştirici verilebilir. İşlem sırasında her lazer atışında hastanın reaksiyonları ve ağrı duyma durumu izlenmelidir. Kural olarak ağrısız ve etkin bir yöntemdir. Hastanın anında rahatlama şansı bulunur. Bu yöntem de uzmanlık ve deneyim gerektiren bir uygulamadır.
BOYUN ÇEKME FAYDALI MI?
Kural olarak hekim olmayanlara boynunuzu teslim etmeyin. Boyun çekme yöntemine traksiyon denir. Ancak bir uzman kanalıyla ve bir uzman doktor tarafından uygulanabilir. Uygunsuz yapılan traksiyon ciddi sıkıntılar oluşturabilir. Eğer boyun fıtığı bulunduğu yerden dışarıya çıktıysa traksiyonun bir yararı olmaz, fıtık da yerine girmez. Hatta felç gibi bazı hayati sorunlar literatürde sıklıkla karşımıza çıkmaktadır.
Risk faktörleri
Araba kazalarında boynun aniden öne arkaya hareketi
Kazalar düşüp, çarpmalar
Kontrolsüz ağırlık kaldırmak ya da çok ağır yük taşımak
Sürekli boynu kütletmek
Masa başında uzun süre bilgisayarla uygunsuz pozisyonda çalışmak
Cep telefonuna sürekli başı öne eğerek bakmak
Isınmadan egzersiz ya da spor yapmak
Uygunsuz yatak ve yastık kullanmak
Koltuk, çekyat ya da kanepede iki büklüm uyuma alışkanlığı
Sürekli stresli bir ortamda bulunmak.
Yüzde 90 başarı sağlar
Boyun fıtıklarının yüzde 90’ının ameliyatsız olarak tedavi edilebileceği bilinmelidir. Boyun fıtığının başlangıcından itibaren tedavi basamakları da fıtığın yeri, büyüklüğü, sinire uyguladığı baskıya göre değişir. Genel bir yaklaşımdan bahsedecek olursak; öncelikle ağrı kesici, kas gevşetici ilaçların kullanılması, fizik tedavi yöntemlerinin uygulanması, manuel terapi, akupunktur, kuru iğne ve kupa tedavisi gibi tamamlayıcı yöntemler tedaviye katkı sağlamaktadır. Boyun adalelerini güçlendirici egzersizlere devam edilmesi, problemin üstesinden gelmeye çalışmak da doğru bir yaklaşımdır.
Tutulmalar sık oluyorsa dikkat
Boyun tutulmalarının sık tekrarlaması, bir şeylerin yolunda gitmediğinin ön işaretleridir. Yani boyun tutulmaları sık tekrar ediyorsa dikkat etmek gerekir; bunlar öncü belirtilerdir. Daha sonra ağrılar ortaya çıkmaya başlar. Hatta o hale gelir ki, ağrıdan uykularımız bile kaçar. Fıtık artık belirginleşmiş ve sinir dokusunda enflamasyon oluşmaya başlamıştır. Omurlarımız arasındaki disklerin içinde jöle kıvamında nükleus vardır. İşte o diskin dışına taşarak sinirlere bası yapmaya başlamıştır. Baloncuk şeklinde olabilir. Bası altındaki sinirlerin kılcal dolaşımı engellenir ve sinir şişerek ağrı şeklinde belirti vermeye başlar. Disklerden ağrıya neden olan maddeler de salınmaya başlar. Uyuşma ve karıncalanmalar ortaya çıkar, her hareketimiz ıstırap verici hale gelir.
AĞRI VE BAŞ DÖNMESİ YAPAR
Boyun fıtığı ağrısı başa, enseye, omuzlara, kürek kemiklerine, kollara, koltukaltlarına ve parmaklara kadar yayılabilir. Uyku bozucu etki yapabilir.
Baş dönmesi
Boyunda hareket kısıtlanması, bazen tek taraflı adale krampı
Kollarda uyuşma, karıncalanma
Kollarda güç kaybı, çabuk yorulma ve elden bardak düşürme.
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.