Tudor söz sende

Galatasaray son 3 deplasmandan puan çıkaramadığı ve 10 gol yiyip 2 gol atabildiği maçlardan sonra, dün de Y.Malatyaspor’a konuk oldu. Erol Bulutlu Y.Malatyaspor da son 5 maçtır galibiyet yüzü görmüyor. Bir yenilgi daha onları küme düşme hattının içine atabilir. Geçen hafta yine evlerinde Göztepe’ye yenilmişlerdi ama 2 yarıdaki baskılı futbollarıyla umutlandırmıştı taraftarlarını. Ev sahibi adına önemli avantaj 6 maçtır gündüz maçları oynaması; Galatasaray ise tam tersi ilk kez gündüz oynayacak. Maç başlamadan dakikalar önce haberi mutlak almışlardır M. Başakşehir, Antalyaspor’u farklı yenerek liderlik koltuğuna oturdu. İnatçı Tudor, 3’lü savunmaya dönerken Maicon’un yanında ilk kez birlikte olacağı Denayer ve Ahmet vardı. Orta merkezi kalabalık tutacaktı güya Hırvat hoca ama bu alanda devamlı ikili mücadele kazanan ve özellikle kanatlardan hücum üstüne hücum tazeleyen Malatyaspor’du. Denayer ilk 20 dakikada hata üstüne hata yaparken, Boutaip onu devamlı zor durumlara soktu; 40 da golü kaçırsa da 3 dakika sonra takımını rahatlatan golü attı. Galatasaray hele bir ilk golü yedi ki, bu tamamen kanat savunma işi yapamayan Yasin ile ilintiliydi. Turgut Doğan, Cıssokho ilk yarı boyunca onun başını döndürürken; yaptıkları ortada, Pereira’ya kafa golü yaptıran Linnes de yenen golün ortak elemanıydı. Devamlı Malatyaspor’u yazıyoruz; Galatasaray hiç yok ki ilk yarı. Net bir gol girişimi, ikili mücadele kazanımı, iyi orta, fırsat harcama; yok oğlu yok… İkinci yarı ne değişir? Tudor’a bağlı, hayda 4’lü savunmaya dönüyor da; dökülen Denayer’ın yerine Maicon’u kenara alıyor. Rodrigues sol önde, Yasin sağ savunmacı gibi. Bunu kesin yazmalıyım, Malatyaspor sahasında öne geçtiği 2 maçı da kazanmış. Bundan olsa gerek; fazla gol sahasında gözükmediler. 2-0’ı koruma moduna geçip, Galatasaray’ı üstüne çektiler hep. Haklılarda, maç istedikleri gibi gidiyor. Ancak 74’de, Ndiaye’nin karambol golü gelince paniklediler. Erol Bulut tün önlemleri aldı da, iş sahanın içine kalmıştı. Futbolcuları onu üzmezken; 3’cü kazanarak taraftarını da çoşturdular. Tudor,söz sende; doğrusu basın toplantısında ne diyeceksin öyle merak ediyorum ki…