Krizi Gomis bitirdi

Savunması Yalçın Ayhan, orta bölgesi yeniden lisansları çıkartılan Mehmet Güven, Muhammed Bayır ve Ceyhun Gülselam ve Lumanza ile güçlendi. İrfan hocanın bana göre en etkili alanı gol bölgesi, hepsi atletik, savunma dağıtıcı ve sprinter. Serdar Gürler’i bile artık golcü sınıfına dahil edebiliriz. Fatih Terim, kendi defansına sıkı tembihlerin yanında; karşılarındaki hızı yüksek oyuncuları nasıl durduracağını (Kayserispor maçında çok net gördük) çok iyi anlatmalı. Evet, herkes Galatasaray’ı favori olarak görüyor da; işleri hiç de kolay değil… Terim’in eksiklerine Ndiaye’de  (sebebi muamma da) katıldı.  İrfan Buz takımında ise dün gece üstte saydığım Ceyhun dışında, diğerleri yer aldı. Galatasaray özellikle ilk 5 dk çok tempolu oynarken, 9 ve 21’de Tolga ve Feghouli ile çok önemli fırsat harcadı. Fakat Osmanlıspor’da boş durmuyordu. Regattin-U.Aminu- Serdar üçlüsü ve Lumanza, Musa destekli  rahatsız etti Galatasaray savunmasını ve Muslera’yı. Ancak 33’den sonra bir kez daha tempo arttıran ev sahibi gol sahasında fazlaca gözüktü ve 37’de taraftarına; Yasin, Eren, Feghouli bileşimi, üst seviye bir gol gösterdi. İkinci yarıya, gol sahasında daha çok gözükmek adına Belhanda ile başladı Fatih hoca. Ama tam tersi oldu. Osmanlıspor daha akıcı futbol oynarken, Galatasaray’ın yerleşim ve bireysel hatalarından 50,59 ve 63’ncü dakikalarda golleri kaçıran taraftı. Fatih hoca, kenardan ikaz yapıyor, nedense oyuncu değişimine gitmiyordu. Gomis, Donk ısınıp durdu derken, Eren’in ayak içi dokunuşuna Kercemarskas müsaade etmezken, 81’de bu kez de Eren’in yerine giren Gomis’in şutunu mükemmel çıkardı Litvanyalı kaleci. Son dakikalar geçmek bilmedi Galatasaray tribünleri adına, 88’de Gomis farkı 2’ye çıkarmasa, çokça sinir krizi geçiren taraftar görebilirdik.