Dünya Kupası'nı Fransa Kültür Bakanlığı aldı! 

Öyle bir 15 Temmuz geçirdik ki sizleri bilmem ama bendenizin hayatı boyunca unutamayacağı bir 15 Temmuz oldu! Bu 15 Temmuz da göstermiştir ki, daha nice kolay kolay unutamayacağımız 15 Temmuzlar olacak! 

“Ne o, yoksa 15 Temmuz unutulsun mu istiyorsun?” diye sorabilirsiniz! 

Asla, mümkün mü hiç unutmak! 

Hele hele 15 Temmuz’u Ankara’da yaşamış can kardeşim Mustafa  Canbaz’ı, hac arkadaşım Erol Olçok ağabeyimi... 

Ömer Halis Demir’i unutmak mümkün mü, kaç millete nasip olur böyle bir yiğit? 

Havalanan uçakları durdurabilmek için hangi milletin köylüsü ekinini böyle ateşe verebilir? 

Kayıplarımızı bile hala tespit edebildik mi? 

Nelerimizi, ellerimizle ateşe attığımızı... 

Sanırım nelerimizi kaybettiğimizi anladıkça canımız daha da yanacak! 

15 Temmuz günü, “Bu maçı alacağız başka yolu yok” başlıklı bir yazı yazmıştım. Doğrusunu söylemem gerekirse pek de okunacağını sanmıyordum. Sadece tarihe kayıt düşmek için yazmıştım o yazıyı, lakin gönül dünyamda çok müstesna bir yeri olan devlet büyüklerimizden biri, yazıma istinaden bendenizi aradılar, zira ortak noktalarımızdan biri de Trabzonspor! 

Bendeniz için şevk olacak sözlerinden sonra, “Yenilmez kardeşim, dünya Moskova’da! Moskova bizim nerdeyse yürüme mesafemizde, lakin bir hakemimiz dışında biz orada değiliz! Ben Moskova’daki camide 15 bin kişi ile Cuma namazı kılmıştım! Düşünsene dünya Moskova’dayken,  Moskova’daki camide 20 bin kişiyle namaz kılsaydık...” diye devam ettiler! 

Ne denebilir ki, bir Müslüman Türk, üstelik hayatı “Çırpınırdın Karadeniz” marşı okumakla geçen Ahmet Yenilmez buna ne diyebilir ki? Kocaman bir “Ahhhh!”... 

Neden, “Ahhhh” biliyor musunuz? 

Onsuz dünya tarihi yazılamacak olan bir milletin devletinin, ulusal ve emperyal bir spor politikasının olmamasından!      

Mevcut federasyon yönetimlerinin bir vizyona sahip olmamasından! 

Ata sporumuz güreşin olimpiyatlardan çıkarılma tehlikesi ile karşı karşıya olmasından! 

Hele de, 15 Temmuz başarısız işgal girişimin baş müptezellerinin iade edilmediği ortadayken, dünya kamuoyuna verilebilecek mesaj için bundan daha iyi bir fırsat olabilir miydi? 

Hırvat futbolcu Vida’nın Kırım işgali için koyduğu tepkinin etkisini başka hangi şekilde yakalayabilirdiniz? Buradan başta Beşiktaş ve tüm takım taraftarlarına sesleniyorum, Vida’nın daha sonrasında özür dilemesi bir yana, o artık tüm maçlarda ayakta alkışlanmalıdır! 

Spor, kültürün bir çeşididir! Her alanda olduğu gibi, kültürünüzle yetişen spor adamları ve sporcularınız olmadan hüsran yaşamamız kaçınılmaz olacaktır! 

Buyurun, kupayı alan Fransa milli  takımına bakalım: Areola (Filipin), Mandanda (Kongo), Umtiti (Kamerun), Rami (Fas), Mendy (Senegal), Sidibe (Mali), Kante (Mali), Nzonezi (Kongo), Pogba (Gine), Tolisso (Togo), Matuidi (Angola), Pekir (Cezayir), Lemar (Guadelupe), Mbappe (Kamerun), Griezmann (Fransa)! 

Kadroya dikkatle bakınız lütfen! 

Sadece Cezayir desem, Cezayir Fransa yazıp küçük bir araştırma yapın desem! Fransa’nın yalnız Cezayir’de katlettiği insan sayısı neredeyse 2 milyon ve de Cezayir’ de Fransızca konuşulmakta! Golü atan Kamerunlu  Mbappe  ve Gineli Pogba’nın  memleketlerinde yapılanları yazmayaysa bu sayfa yetmez! 

Peki, Fransa bunu nasıl başarmış olabilir, acaba? Mesela, Fransa cumhurbaşkanları Charles de Gaulle’den beri hiç bir kararnameyi, kültür bakanı onaylamadan onaylamaz, bundan olabilir mi, acaba? 

Ya biz? 

Mesela, bin yıldır İslam medeniyetinin kavgasını beraber verdiğimiz , kız alıp, kız verip, aynı torunu sevdiğimiz  Kürt kardeşlerimizle, “Ana dil” konusunda takılıp son 30 yılda 50 bin kardeş birbirimizi boğazlamadık mı? 

Mesela... Mesela...Sonu gelmez meselalar... 

Ben asla “Neden Fransa gibi emperyalist olmadık ya da olmuyoruz” demiyorum! Ben “Emperyal düşünelim” diyorum! “ Medeniyetimizin dili,  kültür tüketen bir toplumla oluşur” (Kendi kültürümüzle beslenelim) diyorum! Yoksa, Fransa, dün dedelerini boğazladıkları kişilere aidiyet ve mensubiyet duygusu kazandırıp dünya kupasını alırken, dedeleri birbirleri için ölen bizler de birbirimizi boğazlamaya devam ederiz! Hülasa, dünya kupasını Fransa Kültür Bakanlığı almıştır!