0530 708 54 54
0530 708 54 54

YAZARLAR

Bu Pazar başka Pazar olsun mu?

“On bin kadar vardılar. Üç yüz kişi ile karşıladık. Üç saat uğraştık... Üç saatte...ah, üç saatte… arkadaşların hepsi toprak oldu, hepsi ahirete gitti, lakin en azından, iki düşman olsun beraberinde götürdü. Cenazeleri yerde yatıyor. Hâlâ düşman, uyur arsalan görmüş kartal gibi, birine yaklaşamıyor da yanlarından dolaşıyor. Bey! Üç yüz kişi idik. On bin süngüye karşı durduk. Gülle arasından sektik. Başımıza dolu gibi kurşun yağdı. Akıbet, süngü süngüye geldik. Osmanlı’nın ne demek olduğunu gösterdik. Hepimiz öldük… ah, hepsi öldü! Yedi kişi kaldık… Sağlıkla kalmayaydık. Allah da bilir ki ben, onlara kavuşmak istedim… Allah da bilir ki ben, herkesin önünde idim… Cephanem tükendi, kılıcım kırıldı, kollarımdan tuttular, kollarımı bir türlü kurtaramadım. Beni zorla kaleye çektiler. Ne yapayım? Ben ölümü kovaladım, tutamadım. Beni, kovalayanlar tuttular. Esir oldum, bari vatandaşlarıma esir olmamalıydım. Ah, vatan! Vatan! Senin hayatın tehlikede, ben hâlâ sağ duruyorum!” 

Bundan 130 yıl önce bugün, 2 Aralık 1888’de ebediyete göç eden merhum Namık Kemal’in “Vatan yahut Silistre” isimli piyesindeki İslam Bey aynen böyle söylemiş! 

“Vatan yahut Silistre” piyesi bizim sahnelenen ilk tiyatro oyunumuz! Okuduklarımızdan öğrendiğimiz kadarıyla da büyük ilgi görmüş! 

Ne zaman bu piyesi okusam şu sözler içimi yakar, “On bin kadar vardılar. Üç yüz kişi ile karşıladık. Üç saat uğraştık… Üç saatte… ah, üç saatte… arkadaşların hepsi toprak oldu, hepsi ahirete gitti”! Aslına bakarsanız ne kadar çok okumuşuzdur bu ve buna benzer sözleri! Vatan denince adeta yüreğimiz titrer! Ecdat denince de ister istemez gözlerimiz dolar! 

Yeni nesilden acep kaç kişi bilir, Namık Kemal’i? 

Bırakınız sıradan insanımızı tiyatro sanatçımız, seyircimiz, yazarımız, çizerimiz, bürokratımızdan kaçı bilir, “Vatan yahut Silistre” piyesini? 

Bugün Pazar, bu Pazar gününde kaçımızın planında tiyatroya gitmek var? 

Doğru ya bugün Pazar... 

Bugün Galatasaray Beşiktaş maçı var! 

Palalar bilendi, metal paralar en irisinden ceplere dolduruldu, zaten günler öncesinden maç bileti de alınmıştı! Maç bileti alamayanlar da topluca maç seyredip, zil zurna talan edecekler sokakları! 

Bilir misiniz, biz tiyatro oyuncuları bu gibi maçların olduğu günlerde tedirgin oluruz! 

Neden mi? 

Seyirci olmadığı için oyun iptal olur ve bizler yevmiye de alamayız, üstelik bizim o gün alacağımız yevmiye bir haftalık geçimimizdir! 

Oysa, sahadaki futbolcunun dakikada aldığı para kadar bile değildir alacağımız... 

Evet, yanlış okumadınız sahadaki bir futbolcunun bir dakikada aldığı para kadar bile değildir, bir tiyatro oyuncusunun günlük yevmiyesi! 

“Ölüm asude bahar ülkesidir bir rinde; 

Gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter. 

Ve serin serviler altında kalan kabrinde 

Her seher bir gül açar; her gece bir bülbül öter.” 

Şimdi, bu mısraların hangi şaire ait olduğunu sorsam, ne dersiniz bilemem, ama şairler için, “Onlar bir başka insanlar” fikrine herkes katılır buna eminim! 

Onlar bir başka insanlar! 

Bizim bir günde aldığımızı emin olunuz ki, çoğu 3 ay 5 ay, 12 ay -hatta ay sınırı koymak da yanlış bence- alamazlar da inadına şiir yazmaya devam ederler! Tıpkı, yukarıda arz ettiğim “Rintlerin ölümü” şiirinin şairi Yahya Kemal Beyatlı gibi... 

Bugün merhumun doğum günü 2 Aralık 1884! 

Hadi, inadına bugün bir tiyatro oyunu seyretmeye mi gitsek... 

Eve dönerken de bir şiir kitabı alıp, akşam bağıra, böğüre kavga edilen sözümona spor programlarına inat, seyretmeyip şiir mi okusak ev ahalisine, ne dersiniz? 

Bakınız, şair dostum Güven Kemerkaya, “Yar izi” kitabında ne güzel söylüyor: 

“Seninle bir kitapta buluşmalıyız 

Satırlarında gezinip birlikte. 

Nefeslenmeliyiz zamanı yudum yudum. 

Belki de bir kitaba kapak olmalıyız seninle 

Ya da bir satıra parçalanmış iki kelime...”

Ahmet Yenilmez Diğer Yazıları

Benden demesi

16 Nisan 2024

Distopya

14 Nisan 2024

Gerçekten o kadar etkili miyiz dünyaya?

11 Nisan 2024

Seçim mi seferberlik mi?

09 Nisan 2024

Beceremedi

07 Nisan 2024

Yerel yönetimler

04 Nisan 2024

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanan aydınlatma metnimizi okumak için buraya, mevzuata uygun çerez politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya, gizlilik politikamızla ilgili detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
closeX